30 Ekim 2012 Salı

gs Borsa Mağdurları


 BAŞKAN SÖYLEDİ MADDİ DURUMUMUZ İYİ DEĞİL,SERMAYE ARTIRMAYA MECBURUZ

Eğer gerçekten öyleyse %300 bedelli değil %600 bedelli yapalım..

BİZLERİN  MAAŞI 1000TL -2000 TL ..AMA OLSUN..
EĞER GALATASARAY İÇİNSE %300 DEĞİL %600 YAPALIM BEDELLİYİ..
ama birde sizin GALATASARAYLILIĞINIZI ÖLÇELİM..
BORSA KUMARDIR DİYEN VE YATIRIMCILARA ÜZÜLMÜYORUM DİYEN SN TÜLAY AKINSAL
elinizde kaç adet hisse var?
BORSA BU ALMASAYDINIZ DİYEN ULTRASLAN VE DİĞER TARAFTAR BİRLİKLERİ ..
elinizde kaç adet hisse var?
SN FATİH HOCAM..AYLIK ALDIĞINIZ BİLMEM KAÇ YÜZ BİN TL MAAŞDA GÖZÜMÜZ YOK..
ALLAH DAHA ÇOK VERSİN..
elinizde kaç adet hisse var??
PEKİ YILLIK MILYON DOLARLAR KAZANAN FUTBOLCU ARKADAŞLAR..??
sizlerin elinde kaç adet hisse var..

kazandığı parayı ,eşinden çocuğundan boğazından kesip bilet,forma ve hisse senedi almış yatırımcı ??
sizlerin elinde kaç hisse var??
peki bu nasıl galatasaray aşkı..
elinde hisse bile olmayanlar en büyük galatasaraylı..elinde hisse olan sizler, birilerinin adamı olarak lanse ediliyorsunuz?
arkadaşlar başkanımız açıklama yapıyor tvlerde boy boy..bedelliye katılan zarar etmeyecek diyor..
kulübümüzün paraya ihtiyacı var diyor..
fatih hocam,futbolcu kardeşler ,dernek yöneticileri haydi sizlerde katılın bu bedelliye
%300 değil %600 yapalım bedelliyi ..madem başkan zarar etmeyecek hatta para kazanacak uzun vade de bedelliye katılanlar diyor tv’lerde..
haydi sizde katılın bedelliye para kazanın,hatta daha çok kazanın isteriz biz  %300 değil ,%600 yapalım bedelliyi..
maksat  kazanınn.
yok mu içinizde o kadar galatasaray aşkı?
aşkınız kaç paralık görelim??

 KOYUNLAR İSTANBUL’A İNDİ..

Bugün yapılacak olan genel kurulda GALATASARAY YÖNETİMİNİ İBRA ETMEYECEK OLAN  küçük yatırımcılar
istanbulda toplanarak genel kurula girecek..
Edinilen bilgilere göre  genel kurul salonuna koyun maskeleriyle girecek olan yatırımcılar ,daha önce kulüp avukatının yatırımcılara yaptığı koyun benzetmesinede ;koyunlar burada çobanlar nerede diye gönderme yapacaklar..
hatırlanacağı üzere,yatırımcılar tarafından  31  mart genel kurulunda  yine protesto gösterileri yapılmıştı .


 BİZ GÜÇLÜ BİR GALATASARAY İSTİYORUZ

Kamuoyuna önemle duyururuz ki birkaç onurlu ve yürekli Galatasaray sevdalısı ve hissedarı tarafından yürütülmekte olan bu mücadelenin amacı kesinlikle Galatasaray’ın menfaatlerine aykırı olmayıp bilakis Galatasaray futbol takımının haklarını aramaktır. Zira Galatasaray futbol takımının bütün hakları ve yükümlülükleri hisseleri borsada işlem görmekte olan Galatasaray Sportif A.Ş.’ye aittir. Dolayısıyla bu şirket ne kadar güçlü olursa Galatasaray futbol takımı da o kadar güçlü olacaktır. Bizim amacımız usulsüz işlemlerle Şirketten Kulübe aktarılan ve en az 2 adet Messi transferine olanak sağlayabilecek 440 milyon TL’nin ve diğer tüm TT Arena gişe gelirlerinin tekrar şirkete iade edilmesidir. Ek olarak, kulübün rekor bedelli sermaye artırımına tıpkı biz küçük yatırımcılar gibi nakit ödeme yoluyla katılmasıdır ki bu şekilde Şirket kasasına çok daha fazla nakit girecek ve Şirket bu nakdi futbol faaliyetlerini geliştirmek için kullabilecektir. Bu sebeplerle, aklı selim tüm Galatasaray taraftarına tekrar duyuruyoruz ki bu mücadelemiz Galatasaray futbol takımının bugününü ve geleceğini kurtarmak içindir. Tüm galatasaray taraftarlarını ve futbolseverleri aşağıda açıkladığımız hususları dikkatle incelemeye, taraftarlığı ve fanatikliği bir kaç dakikalığına bir kenara bırakıp, tamamen yazılı belgelere ve delillere dayanılarak yürütülmekte olan bu mücadeleye destek olmaya çağırıyoruz.
GALATASARAY GERÇEKLERİ
1.      430 2011 Mayıs ayında göreve gelen sayın Ünal Aysal öncesinde Galatasaray hisselerinin değeri TL iken şu an 38 TL’lere düşmüştür. Şike nedeniyle ziyadesiyle yıpranmış olan Fenerbahçe dahi bu kadar değer kaybetmemiştir. Aksine bugün Fenerbahçe’nin piyasa değeri Galatasaray’ın 2 katıdır, evet 2 katı! Dolayısıyla bu düşüş yönetimin iddialarının aksine kesinlikle şike sürecine bağlanamaz. Yine borsa endeksi rekor yükselişler sergilemekte iken, Galatasaray hem şampiyon olmuş hem de şampiyonlar ligine tek başına katılmışken Galatasaray hisseleri değer kaybetmeye devam etmiştir!
2.      Genel kurulda hisse satışı planlamadığını, kesinlikle önermediğini ve yetkisinin sadece %11 ile sınırlı olacağını beyan eden Aysal, yaklaşık %30 oranında hisse satışı yapmıştır.
3.      Galatasaray Kulübünün QVT fondan 390 TL’lere zorlukla satın aldığı hisseler ortalama 210 TL fiyatla borsada satılmıştır. Çok gariptir ki global olumsuzluk rüzgarlarının estiği ve şike süreci nedeniyle yıpranmış, belirsizlik dolu bir piyasada 800 bin lot hisse satılabilmiştir! Bu hisseleri kimlerin aldığı, amaçları ve bağlantıları muallaktır.
4.      Bu sırada, gelirler ve giderlerin birleştirildiği ve futbola dair bütün faaliyetlerin borsada hisseleri işlem gören Sportif A.Ş. üzerinde toplandığı resmi ve gayriresmi olarak defalarca açıklanmış olmasına rağmen, TT Arena Stadyumunun gişe gelirlerinin aslında şirkete ait olmadığı! ve kulüp tarafından 16 yıllık gişe gelirlerinin şirkete 440 milyon TL’ye satıldığı açıklanmıştır! Bu vesile ile futbol takımı büyük ekonomik zarara uğramıştır.
5.      Bu satışın hemen ardından dünya finans geçmişinde görülmemiş, fahişlikte benzeri olmayan %9.900’lük bedelli sermaye artırımı kararı verilmiş ancak gelen tepkiler üzerine yatırımcının korunacağı beyan edilerek karar iptal edilmiştir. Yatırımcının korunacağı açıklanarak hissede kalması sağlanmış ancak %10.000 (%400×25 TL) oranında bedelli sermaye artırımı yapılarak insanların mahvına sebep olunmuştur.Yani piyasa değeri 160 TL olan bir hisse için tam 100 TL talep edilmiştir.
6.      Henüz bu fahiş artırımın üzerinden 3 ay geçmeden %3.000 (%300×10 TL) oranında yeni bir bedelli sermaye artırım kararı daha alınmıştır. Bu şekilde toplam bedelli oranı %25.000’dir, yani piyasada 38 TL eden her bir hisse için 3 ayda toplam 250 TL talep edilmektedir!
7.      Bu kısa alana sığdırılamayacak onlarca beyan ve işlem neticesinde hem kendilerinin hem de Galatasaray’ın, Galatasaray futbol takımının geleceğinin ve menfaatlerinin yıkılmakta olduğunu gören biz küçük yatırımcılar, şu ana kadar onlarca suç duyurusunda bulunduk, 3 adet dava açtık. Gelecek ay, Galatasaray’ın menfaatleri doğrultusunda yönetim kurulu aleyhine yeni davalar da tarafımızca açılacaktır. Kamuoyu bilmelidir ki yeni açılacak bu davalar neticisinde bizim ceplerimize tek kuruş girmeyecek, tüm maddi haklar futbol takımını işletmekte olan şirketin kasasına girecektir. Yani BİZ GÜÇLÜ BİR GALATASARAY İSTİYOR VE BUNUN İÇİN MÜCADELE VERİYORUZ.

SORUYORUZ

1.      Bilançoya göre hiçbir acelesi olmayan bu ikinci rekor bedelli sermaye artırım kararı alınarak hisse fiyatının 6 yıl öncesinin değerlerine düşürülmesinde sayın Aysal’ın “biz sattığımız hisseleri sattığımız yerden veya altından yerine koyacağız” açıklamasının etkisi var mıdır?
2.      %9.900 oranında fahiş bedelli iptal edilerek, sayın Aysal’ın “yatırımcıları koruyacağız” açıklamasına rağmen neden %10.000 oranında artırım talep edilmiş,yatırımcıların vakit varken hisselerini satmaları engellenmiş ve insanların mahvına, yuvaların yıkılmasına sebep olunmuştur? Ayrıca neden dernek de bizler gibi şirkete nakit ödeme yapmamıştır?
3.      Futbola dair bütün faaliyetler, gelirler ve giderlerin birleştirileceği duyurulmuş bu neticede Ali Sami Yen stadını işleten eksi özsermayeli Futbol A.Ş. halka açık şirkete devredilmişken, futbola dair tüm giderler ve bu kapsamda futbolcuların transfer ve maaş ödemeleri halka açık şirket tarafından karşılanırken, nasıl oluyor da gişe gelirleri şirkete değil kulübe aittir denilebiliyor? Futbol takımının en büyük gelir kalemi nasıl oluyor da futbol takımından kaçırılabiliyor?
4.      Sayın Aysal sürekli şirketin iflas tehlikesi altında olduğunu beyan ederken neden Türk Ticaret Kanunu’nun kendisine yüklediği özen ve sadakat yükümlülüğüne aykırı olarak, gelirleri 2014’e kadar temlikli olan stadın 16 yıllık gişe geliri karşılığında şirketi bir anda 440 milyon TL borç altına sokmuştur? UEFA kriterlerine göre bu gelirler şirkete ait olmak zorunda iken yapılan bu örtülü kazanç aktarımı nasıl izah edilebilir? Sayın Aysal “Fenerbahçe de benzer devir işlemini yaptı” derken neden Fenerbahçe’nin tek bir adet dahi bilet gelirine dahi dokunmadığını kamuyouna açıklamamıştır? Neden Fenerbahçe aynı devir işlemi için futbol takımından 20 yıllığına sadece 140 milyon TL talep ederken Galatasaray kulübü, futbol takımımızdan 16 yıl için 440 milyon talep etmiştir? Bu durumun Galatasaray futbol takımına verdiği zarar ortadadır ve tüm Galatasaray taraftarının bu konuya eğilmesi büyük önem arzetmektedir.
5.      Ve son olarak soruyoruz ki, yıllarca Galatasaray’ın gelirlerinden en büyük pastayı yiyen ve henüz bir kaç yıl önce Galatasaray aleyhine davalar açan QVT fonun üst düzey yöneticilerinden bazı isimler bugün mevcut Galatasaray yönetiminde nasıl yer alabiliyor?[i]

25 Ekim 2012 Perşembe

Türkiye'yi rezil etme Galatasaray



“Olimpiyata aday bir ülkenin en modern stadının havuza dönmesi imajını zedeliyor. Kulüp olarak acilen yükümlülüklerinizi yerine getirin.”

Lütfü Özel 25.10.2012
600 milyon TL maliyetle inşaa edilen Türkiye’nin en moden stadı TT Arena önceki akşam G.Saray’ın Şampiyonlar Ligi’nde Cluj’u ağırladığı maçta sınıfta kaldı. Karşılaşma öncesi ve sırasında İstanbul’u etkisi altına alan aşırı yağış TT Arena’nın zeminini bataklığa döndürürken, hemen hemen  herkesin aklında “suç kimde?” sorusu var.
Sarı-kırmızılıların ‘statta yapım hatası olduğu’ şeklindeki iddialar ortaya attığı duyumunu alan Gençlik ve Spor Bakanlığı olaya el attı. Bakanlık kaynakları tamamen devlet tarafından inşaa edilen Arena’da projeye göre stadın üstünün kapalı olduğuna ve zeminin çatının kapatılacağı varsayımına göre şekillendiğine belirtirken şu konulara dikkat çettiler:
‘ÇATI YAPACAKLAR’
“SPOR Genel Müdüdürlüğü ile G.Saray arasındaki protokole göre 2012 sonuna kadar stadın üstünün kapatılması gerekiyor. Ama G.Saray yönetimi Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın ısrarlı uyarılarına rağmen stadın üstünü kapatmamakta direniyor.”
TÜRKİYE’NİN en modern ve en yüksek maliyetli stadının göle dönmesi bakanlıkta da büyük rahatsızlık yaratırken, Cluj maçında stadın bataklığa dönmesinin Türkiye’nin imajına zarar verdiğini düşünen Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın, G.Saray’a ihtarname gönderdiği ortaya çıktı.
KILIÇ imzasıyla G.Saray Kulübü’ne gönderilen ihtarnamede “2020 olimpiyatlarına aday olan bir ülkenin en modern ve en yeni stadı havuza dönmüştür. Bu Türkiye’nin imajını zedelemektedir. Kulüp olarak bir an önce yükümlülüklerinizi yerine getirin” ifadelerinin yer aldığı öğrenildi.
Çatı da yok yeni stat da!
G.Saray ile devlet arasında imzalanan şartnameye göre teslimden sonra 15 ay içinde stadın üstünün kapatılması ve 15 bin kişilik yeni bir stadyum yapılması gerekiyordu. Ayrıca devlete yıllık 1 milyon TL ödenecekti. Ancak bunların hiçbiri yapılmadı.

23 Ekim 2012 Salı

İşte gs Ahlakı (!) !!!!

Rakip takımın kalesinin önündeki su temizlenirken kendi kale önlerini temizlettirmediler.

20 Ekim 2012 Cumartesi

G.Saray'ın Vergi Kaçakçılığı

Hakan Hanoğlu

15 Ekim 2012 Pazartesi

Ünal Aysal ve yöneticileri hakkında ağır suçlama



15 Ekim 2012

Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Ünal Aysal ve halka açık şirket konumundaki Galatasaray Sportif A.Ş. yöneticileri hakkında, ‘nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘maniplasyon’ suçlaması ile soruşturma açıldı. Savcılık soruşturmasının yanı sıra, bedelli sermaye artırımı kararı alan 13 Eylül tarihli Genel Kurul kararının iptali istemi ile de dava açıldı. Mahkeme dava başvurusu kabul etti, duruşma için gün verdi.


Tamamı küçük yatırımcılardan oluşan 15'e yakın kişi, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na, Başkan Ünal Aysal ve Galatasaray Sportif A.Ş. yöneticileri hakkında, 'nitelikli dolandırıcılık' ve ‘manipülasyon’ suçlaması ile başvuruda bulundu. Başsavcılık makamı, 'nitelikli dolandırıcılık' suçlaması ile ilgili ayrı, ‘manipülasyon’ suçlaması ile ilgili ayrı savcılar görevlendirdi. 
Cumhuriyet Savcısı Mesut Erdinç Bayhan’ın yürüttüğü soruşturma dosyasında yer alan belgelere göre, soruşturmaya konu suç duyurularından biri avukat Nejlan Yıldız’a ait. Geçtiğimiz eylül ayı sonunda savcılığa iki ayrı kapsamlı suç duyurusu başvurusunda bulunan Avukat Yıldız, elinde bulunan Galatasaray hisselerinin rekor düşüş yaşadığını ve bu durumun Başkan Ünal Aysal’ın hisseler ile ilgili yaptığı çelişkili açıklamalardan kaynaklandığını iddia etti.
800 BİN HİSSE SATILDI
Başvuru dilekçesinde Aysal ve ekibinin 14 Mayıs 2011 tarihinde kulüp yönetimine geldiğini hatırlatan Av. Yıldız, söz konusu tarihte 430 TL seviyesinde olan/_np/6068/18136068.jpg hisselerin 180 TL seviyelerine gerilediğini anlattı. Başkan Aysal’ın 9 Temmuz 2011 tarihli genel kurulda yaptığı “Biz hisse satışını katiyetle önermiyoruz. Sadece repo işlemini planlıyoruz” sözünü hatırlatan Yıldız suç duyurusu dilekçesinde “Bu açıklamaya rağmen 800 bin adet hisse satışı yapılmıştır. Spor kulübünün, GS Sportif A.Ş.’deki hissesi yüzde 83,38 oranından yüzde 55,03’e düştü. 26 Ağustos–12 Aralık tarihleri arasındaki dört aylık dönemde 802 bin 456 adet hisse satışı yapıldı. 
Bu satıştan 168 milyon lira gelir elde edilmiş. Şirketin halka açıklık oranı da yüzde 16,61’den 45’e yükseldi. Bu denli büyük oranda hisse halka satışı piyasada biz küçük yatırımcıların elinde bulunan senetlerin değerini 400 TL civarlarından 180 TL civarlarına kadar düşürmüştür.” bilgisine yer verdi.
Avukat Yıldız, suç duyurusu dilekçesinde, Ünal Aysal hakkında, ‘nitelikli dolandırıcılık ve şirket veya kooperatifler hakkında yanlış bilgi’ suçlarından ötürü kamu davası açılmasını talep etti.
 ‘ÜÇ AY İÇİNDE 70 BİN LİRA İSTENDİ’
Kendisi gibi çok sayıda küçük yatırımcının kulüp adına yapılan açıklamalara güvenerek mağdur edildiklerini öne süren Avukat Yıldız, savcılığa yaptığı suç duyurusunun yanı sıra, son alınan bedelli sermaye artırımı kararının da iptali için dava başvurusu yapıldı. İstanbul Ticaret Mahkemesi’ne yapılan başvuruda, kısa süre içinde yapılan yüksek bedelli sermaye artırımlarının büyük zarara uğramalarına neden olduğu anlatıldı.
2 Temmuz 2012’de yapılan bedelli sermaye artırımında ellinde bulunan her bir hisse için 100 TL ödediğini anlatan Yıldız, 13 Eylül tarihli karar ile yeni bir bedelli sermaye artırımına gidildiği anlatıldı. İkinci artırımda hisse başına 30 TL istendiğini anlatan Av. Yıldız, üç ay içinde kendisinde 70 bin TL istendiğini belirterek, söz konusu Genel Kurul karar iptali istemi ile dava açtı.
MAHKEME DAVA AÇTI
23 Asliye Ticaret Mahkemesi yapılan başvuruya ilişkin 2012/227 sayı numarası ile dava açtı. Mahkeme ara kararında ilk duruşma için 20 Kasım'a gün verdi. Mahkeme ayrıca, alınan kararın, şirket tarafından ilan edilmesini istedi.
Av. Yıldız'ın davası 23 ATM'de görülürken, 13 küçük yatırımcının davası ise 31 Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülüyor. Söz konusu mahkemede görülen dava dosyasının numarası ise 2012/236. Açılan tüm davaların bir mahkemede toplanması bekleniyor.

Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Ünal Aysal ve halka açık şirket konumundaki Galatasaray Sportif A.Ş. yöneticileri hakkında, 'nitelikli dolandırıcılık' ve ‘manipülasyon’ suçlaması ile soruşturma açıldı.
Savcılık soruşturmasının yanı sıra, bedelli sermaye artırımı kararı alan 13 Eylül tarihli Genel Kurul kararının iptali istemi ile de dava açıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na, Başkan Ünal Aysal ve Galatasaray Sportif A.Ş. yöneticileri hakkında, 'nitelikli dolandırıcılık' ve ‘manipülasyon’ suçlaması ile başvuruda bulundu.
Başvuru dilekçesinde Aysal ve ekibinin 14 Mayıs 2011 tarihinde kulüp yönetimine geldiğini hatırlatan Av. Yıldız, söz konusu tarihte 430 TL seviyesinde olan hisselerin 180 TL seviyelerine gerilediğini anlattı. Başkan Aysal’ın 9 Temmuz 2011 tarihli genel kurulda yaptığı “Biz hisse satışını katiyetle önermiyoruz. Sadece repo işlemini planlıyoruz” sözünü hatırlatan Yıldız suç duyurusu dilekçesinde “Bu açıklamaya rağmen 800 bin adet hisse satışı yapılmıştır. Spor kulübünün, GS Sportif A.Ş.’deki hissesi yüzde 83,38 oranından yüzde 55,03’e düştü. 26 Ağustos–12 Aralık tarihleri arasındaki dört aylık dönemde 802 bin 456 adet hisse satışı yapıldı.
Bu satıştan 168 milyon lira gelir elde edilmiş. Şirketin halka açıklık oranı da yüzde 16,61’den 45’e yükseldi. Bu denli büyük oranda hisse halka satışı piyasada biz küçük yatırımcıların elinde bulunan senetlerin değerini 400 TL civarlarından 180 TL civarlarına kadar düşürmüştür.” bilgisine yer verdi.

Haberler sonrasında Galasaray (GSARAY) hisseleri ilk yarıyı  yüzde 0.96'lık aşağı yönlü hareketle tamamladı.

Galatasaray'ın sermaye arttırmı ile iligli Yavuz Semerci'nin kaleme aldığı yazıları okumak için linklere tıklayınız

GALATASARAY KÜÇÜK YATIRIMCILARI EZDİ GEÇTİ...
GALATASARAY YATIRIMCISINA ŞİKE YAPTI!

SERMAYE ARTIŞINI DURDURMAK LAZIM!
GALATASARAY KURTULDU!


14 Ekim 2012 Pazar

Galatasaray’a tarihi şok!


Galatasaray’a tarihi şok!

14 Ekim 2012 Pazar 10:29

YURTSPOR’un ele geçridiği ve 4 aydır gizlenen Yargıtay kararına göre Galatasaray yönetimi düşer!

İSTANBUL (Turgay Çakmakçı)- Adnan Polat’ın olaylı bir biçimde başkanlığa veda ettiği genel kurulun iptali için açtığı ve yerel mahkemece aleyhine karar verildiği davayı Yargıtay bozdu. Böylesine önemli bir kararın aylar önce verilmesine rağmen, gereğinin yapılmaması ve kamuoyunun bilgilendirilmemesi ise çok daha vahim. Hukukçulara göre bu karar sebebiyle şu anki yönetim yasal değil.

Galatasaray’ın sportif anlamda tarihinin en karanlık günlerini geçirdiği 2010-2011 sezonunda yönetimi çok tartışılan başkan Adnan Polat, 27 Mart 2011 günü yapılan genel kurulda idari yönden ibra edilmeyince düşmüştü. Genel kuruldaki ibra oylamasının hukuka aykırı olarak yapıldığını iddia eden Adnan Polat, Galatasaray Kulübü aleyhine dava açmış ve genel kurulun iptalini istemişti. Mahkeme ise itirazın aksi bir karar vermiş ve bunun üzerine Polat, Yargıtay’a başvurmuştu.
Yargıtay ise dava ile ilgili kararını 16 Haziran 2012’de açıkladı ve bu karar Galatasaray Kulübü’ne tebliğ edildi. Kararda “Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hükmün tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’nun 428. Maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekile temsilen davacı yararına takdir edilen 900 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafına verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz ededen iadesine 19.06.2012 gününde oybirliği ile karar verilmiştir” denildi.

‘İBRA OYLAMASI AYRI YAPILAMAZ’Yargıtay’ın verdiği kararda genel kurulda yapılan ibra oylamasında idari ve mali ibra olarak ikiye ayrılmasının hukuki dayanağının bulunmadığı gerekçesiyle, yerel mahkeme kararı bozuldu. Yapılan açıklamada “Mali yönden ibra aynı zamanda idari yönden ibra anlamına gelmektedir” denildi. Hatırlanacağı gibi geçtiğimiz sene yapılan kuruldaki ibra oylamasında büyük tartışmalar yaşanmış, olaylar çıkmış ve oylama karmaşa içinde gerçekleşmişti. Yargıtay’ın Haziran ayında verdiği bu hayati karara göre G.Saray’ın şimdiki yönetimi yasal olmayan bir seçilme göreve geldi ve bu görevi sürdürmekte. Spor hukuku uzmanlarına göre ise yönetimin, Yargıtay kararından sonra aldığı kararlar ve attığı imzalar hukuki çerçevede geçersiz sayılabilir.


SERMAYE ARTIRIMI TARTIŞMASI“Sportif anlamda sürekli başarı” parolası ile camianın büyük desteğini arkasına alarak başkan seçilen Ünal Aysal ve ekibinin yeri, geçtiğimiz sezon kazanılan şampiyonluk sonrasında sağlamlaşmıştı. Sarı-Kırmızılı yönetimin bu kararın alınmasının üzerinden 4 ay geçmesine karşın herhangi bir adım atmadığı iddia edilirken, akıllara Galatasaray yönetiminin geçtiğimiz ay borsadaki hisselerinde yaptığı sermaye artırımı geliyor. Bazı çevrelere göre bu artırım yasal değil ve bu artırımdan nemalanmak isteyen çevreler oldu. Yargıtay kararına göre yasal olmaması gereken yönetimin almış olduğu bu sermaye artırımı kararı yeni bir tartışmanın da fitilini ateşleyecek gibi görünüyor. Zira hukukçulara göre Galatasaray Kulübü’nün, Yargıtay’ın kararını Kamuoyu Aydınlatma Platformu’na bildirmesi gerekiyordu. Çünkü böylesine hayati bir karar hisse sahiplerine bildirilmek zorunda.


POLAT NEDEN SUSUYOR?

Yargıtay’ın lehine karar verdiği Adnan Polat’ın 4 aydır neden bu konu ile ilgili bir açıklama yapmadığı büyük merak konusu. Ortak kanıya göre sezonu şampiyon tamamlayan ve iyi bir hava yakalayan kulüpte “Hain” ilan edilmek istemeyen Polat bilerek susuyor.
Hayatının en çalkantılı günlerini yaşayan ve genel kurulun yapıldığı dönemde saçları dahi ağaran Adnan Polat’ın büyük bir umutla beklediği bu kararın çıkmasına karşın neden hiç sesini yükseltmediği büyük merak konusu. Spor otoritelerine göre genel kurul sonrası Galatasaray Kulübü’nü mahkemeye veren ve adına çirkin yakıştırmalar yapılan Adnan Polat, gönülden bağlı olduğu camiadan aynı sözleri tekrar duymak istemiyor. Tarihinin en kötü sezonunun ardından geçtiğimiz sezonu şampiyon olarak tamamlayan Sarı- Kırmızılı kulüpte işler sportif ve yönetimsel anlamda yolunda gidiyor. İşte böyle bir ortamda Yargıtay’ın kulüp aleyhine verdiği kararı gündeme taşımak istemeyen Polat yeniden adının “Hain” diye anılmasından tedirgin oluyor.


UZMAN GÖRÜŞÜ 
Salim Baki (Yurt Gazetesi Hukuk Danışmanı ve Spor Hukuku Uzmanı): YARGITAY, aslında yerel mahkemenin muhalefet şerhi konulmadığı davayı ret etmesi kararını da genel kurul salonunda tartışma çıktığını ve karışıklık ortamında itiraz edenlerin muhalefet şerhlerinin tutanağa yazdırılmasının imkanının ortadan kalktığı için bozduğu halde bozma kararında kulüp tüzüğünün 26/5 gereğince mali ve yönetsel aklamanın ayrı ayrı görüşüleceği yönünde bir düzenleme var. Ama buna rağmen oylamanın ayrı ayrı yapılacağına dair bir tüzükte bir hüküm bulunmadığı, bulunsa dahi denetim kurulunun yönetimin mali ve idari çalışmalarını ilişkin düzenlediği raporun genel kurulda onaylanması ile yönetim kurulunu ibra etmiş olduğunu, bu halde genel kurulun denetim kurulu raporunu kabul etmesi ile yönetim kurulunu ibra etmeme olanağının ortadan kalktığını, ayrıca kulüp yönetiminde önemli olan konunun paranın hesabının verilmesi olduğundan mali yönden ibranın doğası gereği idari yönden ibrayı da kapsadığını belirlemiştir.


BUNDAN SONRA NE OLACAK?Yerel mahkemenin önünde iki seçenek var, ya davayı ret kararında direnecek; bu durumda dava Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’na gönderilecek yada bozma kararına uyacak ve davayı kabul edecek; bu durumda Yargıtay’ın belirlediği hususlar davacı yönetim için usuli müktesep hak teşkil edeceği için Galatasaray Spor Kulübü yeni kararı temyiz etse dahi Yargıtay’dan lehe bir hüküm çıkmadı imkan dahilinde olmayacaktır. Galatasaray’ın hali hazırdaki yönetimi yönetim ibra edilmemesi nedeniyle tüzüğün 87.22 maddesi uyarınca yapılan genel kurulda seçilmiş idi. Aynı genel kurulda yine tüzük gereği eski yönetimden kimse aday olamamıştı.
Bu genel kurulun hukuki meşrutiyeti ortadan kalkar ki bu halde Galatasaray Tüzüğü gereği bir ay içerisinde genel kurula gitmesi gerekir.
87.22) Genel Kurulca mali ve/veya yönetsel yönden aklanmama durumunda, en geç 30 (otuz) gün içinde Olağanüstü Seçim Genel Kurulunu toplantıya çağırmak.


BAŞKANLIĞIN BOŞALMASI
MADDE 92: Kulüp başkanlığı herhangi bir nedenle boşalırsa ve bir sonraki Seçim Genel Kuruluna 6 (altı) aydan daha fazla süre kalmışsa, Tüzük hükümlerine göre 1 (bir) ay içerisinde başkanlık ile diğer tüm organ ve kurulların seçimi için yeni seçim Genel Kurulu yapılır. Genel Kurul tarihine kadar mevcut Yönetim Kurulu 2. Başkan yönetiminde görevine devam eder. Sürenin 6 (altı) aydan daha az kalması durumunda mevcut Yönetim Kurulu 2. Başkan yönetiminde görevine devam eder. İşbu maddede belirtilen 6 (altı) aylık süre Mayıs ayının ikinci yarısındaki ilk Cumartesi gününden geri saymak sureti ile hesaplanır.
MADDE 93: Yönetim Kurulu üyeliklerinin boşalması durumunda yedek üyelerden en çok oy alan üye göreve çağırılır. Başkan dışında Yönetim Kurulu üyeliklerinin boşalması ve Yönetim Kurulunun yedek üyelerin katılımı ile de toplantı çoğunluğunun sağlanamaması halinde Yönetim Kurulu ve Başkan düşmüş sayılır. Bir ay içinde Tüzük hükümlerine uygun olarak yeni seçim yapılır. Yeni Başkan ve Yönetim Kurulu seçilinceye kadar düşmüş sayılan Başkan ve Yönetim Kurulu görevine devam eder.


İŞTE YARGITAY'IN TARİHİ KARARI

12 Ekim 2012 Cuma

Arena mahkemelik oldu.


GSGM, G.Saray ile arasındaki anlaşmazlıklar nedeniyle sarı kırmızılılara 3 ayrı dava açtı. Cimbom, söz konusu davalar için tam 8.5 milyon TL’lik karşılık ayırdı.
15 Ocak 2011’de kapılarını açan Türk Telekom Arena Stadı, sonunda mahkemelik oldu. G.Saray ile GSGM’nin farklı tarihler ve yönetimlerde imzaladığı 3 farklı sözleşme krize neden oldu ve taraflar mahkeme karşısında kozlarını paylaşmak zorunda kaldı.
GSGM, G.Saray ile arasındaki anlaşmazlıklar nedeniyle sarı kırmızılılara 3 ayrı dava açtı. GSGM’nin devlet dairelerindeki resmi prosedürü birebir uygulamak zorunda olması ve kanun ile yönetmeliklere uygun olarak ortada bir anlaşmazlık söz konusu olması nedeniyle mahkemeye gitmek zorunda kaldı. G.Saray ise bu konuda GSGM’nin devletin kurallarını uygulaması nedeniyle ‘suçlama’ gibi bir eylem içinde olmaz iken bu davalar G.Saray bilançosunda ağır bir fatura oluşturdu.
400 milyon dolarlık itiraz
- Mahkemeden çıkacak faturanın Galatasaray adına ağır olmaması adına G.Saray bu açılan davalar için dudak uçuklatacak bir bütçe ayırdı. Sarı kırmızılı yönetim, GSGM‘nin açtığı 3 ayrı dava için bütçesinde tam 8.5 milyon TL’lik karşılık ayırdı. GSGM ile eski ve farklı G.Saray yönetimlerinin imzaladığı 3 ayrı sözleşmedeki farklı vaatlerde krize neden oluyor. Ortada 3 adet sözleşmenin olması G.Saray’ın elini kolunu bağlıyor.
Sarı kırmızılıların, GSGM ile yaşadığı ana sorunlardan en önemlisi ise 3 Mayıs 2011’de Adnan Polat başkanlığında görev yapan yöneticiler Işın Çelebi ve Ali Haşhaş’ın imzaladığı sözleşmedeki ağır şartnameler... Buna göre G.Saray Yönetimi’nin yaptığı hesaplar sonucu, G.Saray’ın TT Arena Stadı için GSGM’ye vereceği hakların karşılığı 49 senede minimum 400 milyon dolarlık bir faturaya mal oluyor. G.Saray Yönetimi, bu şartların başka hiçbir stat ve kulüpte uygulanmadığı için eski yöneticilerin imzasının bulunduğu bu sözleşmedeki şartları ağır buluyor ve yerine getirmek istemiyor.
Stad 10 gün önce devralındı
- VE sarı kırmızılı yönetimde Galatasaray tüzüğüne göre kulübün uzun vadeli borçlandıracak veya yükümlülük altına sokacak her karar için G.Saray genel kurulundan onay alınması gerektiğini öne sürüyor. Hukukçularda bu işin içinden çıkmak zorlanıyor. Bu konu tartışmalara yol açıp mahkeme için 8.5 milyon TL gibi çok büyük bir bütçe ayıran G.Saray’da stat konusunda önemli bir gelişme de yaşandı.
G.Saray Kulübü 10 gün önce Türk Telekom Arena Stadı’nı devraldı. Galatasaray 1.5 yıldan bu yana süren devir işlemleri tamamlandı ve Türk Telekom Arena Stadı’nı teslim aldı. Kalan eksiklerde süratle giderilmeye çalışılıyor.
İşte problemlerin nedenleri...
28 Haziran 2006’da Özhan Canaydın ile Mehmet Ali Şahin, Kemal Unakıtan, Erdoğan Bayraktar ve Kadir Topbaş tarafından imzalanan protokol ile stadın 49 yıllık kullanım hakkı bedelsiz olarak G.Saray’a ait olarak tescillenmişti.
20 Nisan 2007’de   yine Özhan Canaydın, Mehmet Atalay ve Mehmet Ali Şahin tarafından imzalanan ek bir protokolle sadece ek olarak bilet hasılat bedellerinin yüzde 7’sinin ‘federasyonlar fon hesabına’ kesilmesi şartı eklenmişti.
3 Mayıs 2011’de   Işın Çelebi ve Ali Hashaş’ın G.Saray adına, Faruk Nafiz Özak ve Yunus Akgül’ün imzası ile ek olarak aşağıdaki şartlar eklenmişti.
- GSGM’ye 3 adet loca
- 300 adet protokol koltuğu
- 2 adet VIP salonu
- 100 kişi için yemek
- 300 adet VIP koltuk
- 100 araçlık otopark yeri
- İç ve dış reklam gelirlerinin yüzde 10’u
- 1 milyon 500 bin TL yıllık kira
- Stad isim hakkı sponsorluğunun yüzde 25’i.

10 Ekim 2012 Çarşamba

Galatasaray'a iptal davası

Galatasaray a iptal davası
 
Galatasaray'da sermaye artırım kararının iptali için dava açan yatırımcılar, Genel Kurul'u protesto etmeye hazırlanıyor.

www.borsagundem.com
 
10.10.2012 - 07:43
BORSAGUNDEM.COM

Galatasaray’da art arda iki kez alınan bedelli sermaye artırımlarına tepkileri dinmeyen küçük yatırımcılar geri adım atmıyor. Geçtiğimiz ay, Galatasaray Başkanı Ünal Aysal hakkında “nitelikli dolandırıcılık, manipülasyon ve içeriden öğrenenlerin ticareti” iddialarıyla suç duyurusunda bulunan küçük yatırımcılar, şimdi de bedelli sermaye artırım kararının iptali için dava açtı. Şikayetlerini taşıdıkları Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk’ün “vicdan azabı” duyduğu yönündeki haberimizle gündeme oturan Galatasaraylı yatırımcı grubu, iptal davasının yanında şirketin 30 Ekim’deki Genel Kurul toplantısında da eylem yapmaya hazırlanıyor. Genel Kurul’u “koyun kostümleri” ile protesto etmeyi planlayan yatırımcılar, Borsagündem.com’a yaptıkları açıklamada ayrıca gelecek hafta içinde maddi tazminat davası açacaklarını da bildirdiler.

Galatasaray’da bedelli sermaye artırımlarına isyan eden 13 küçük yatırımcı bu hafta tepkilerini İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne de taşıdı. Galatasaray Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlar A.Ş. hakkında davacı olan 13 küçük yatırımcı, mahkemeden, sermayenin 13 milyon 940 bin 421 liradan 55 milyon 671 bin 687 liraya artırılması ile ilgili kararın iptalini istiyor. Taleplerinin gerekçesi ise; sermaye artırım kararının “Kanun hükümlerine, dürüstlük kuralına, ortaklar arasında eşitlik prensibine ve şirket ana sözleşmesine aykırı” olması.

İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunulan dava dilekçesini de Borsagündem.com ile paylaşan 13 küçük yatırımcı, Galatasaray’da alınan kararların hakim ortak dışındaki tüm yatırımcıları zarara soktuğunu iddia ediyor. Yatırımcıların dava dilekçesinde şu ifadelere yer veriliyor: Önce Mayıs 2012’de şirket çıkarılmış sermayesi yüzde 400 artırılarak 2 milyon 788 bin TL’den 13 milyon 940 bin TL’ye yükseltilmiş; hemen ardından da iptal davasına konu olan 13 Eylül tarihli Yönetim Kurulu kararıyla çıkarılmış sermayenin yüzde 300 artırılarak 55 milyon 761 bin liraya artırılmasına karar verilmiştir. Söz konusu sermaye artırımlarında ortaklara rüçhan hakkı, piyasa teamüllerine aykırı olarak emisyon primli kullandırılmıştir. 1 TL nominal değerli hisse için rüçhan hakkı bedeli ilk sermaye artırımında 30 TL; ikinci sermaye artırımında 10 TL’den kullandırılmıştır. Hisselerinin eriyip (Dilution) pul olmaması için, zar zor ilk sermaye artırımına katılan, sermaye artırımından önce 1.000 TL değerde 5 hisseye sahip bir hissedar, şirkete ilk artırımda 500 TL, şimdi ise 750 TL olmak üzere toplamda 1.250 TL ödemek zorunda kalmaktadır. Küçük ortaklar anaparalarının üzerinde büyük bir ödeme yükü altına sokulmuş ve aynı zamanda yüzde 757i bulan hisse değer düşüşü ile birlikte büyük zarara uğratılmıştır. Şirketin sermaye artırımı afaki iyi niyet kurallarına ve ortaklar arasındaki eşitlik prensibine aykırıdır. Sermaye artırımı şirketin ihtiyacı için değil, hakim ortağa kaynak aktarımı için yapılmaktadır.” 

Genel Kurul’u protesto edecekler 

Sermaye artırımı kararının iptali için açılan bu davanın ardından, önümüzdeki hafta da maddi tazminat davası açmaya hazırlanan Galatasaraylı küçük yatırımcılar, ayrıca şirketin 30 Ekim’deki Genel Kurul toplantısını da protesto etmeye hazırlanıyor. 30 Ekim’deki Genel Kurul’da çelenk ve koyun kostümleri ile protestoda bulunacaklarını belirten yatırımcılar, neden bu kostümün seçildiğini ise “Şirketin avukatı bizim hakkımızda koyun açıklamasında bulunmuştur” sözleriyle açıklıyor.

 

ANTİBUKALEMUNSPOR Copyright © 2011 -- Template created by O Pregador -- Powered by Blogger