31 Ağustos 2012 Cuma

Bir Manchester United Sayfası'nın Bile Galatasaray'ı Fransız Bilmesi Tesadüf Mü?


17 Ağustos 2012 Cuma

Siz Resmi siteye koymaktan bıkmadınız belki ama emin olun biz de size bu ızdırabı yaşatmaktan bıkmadık. Nicesine...


Galatasaray’ın Medyası : 103 Milyon Dolarlık Zafer (!) !!!


Yukarıdaki haberi yapan muhabirin kimliğini herhalde bilmeyen yoktur. Galatasaray’a yardım için ne yapacağını şaşıranlar kendilerini de gazetelerini de feci durumlara düşürüyorlar.
Şimdi bir özet geçelim:
Tarih 14.05.2011 . Ünal Aysal Galatasaray Başkanı oldu:  Gs’ın 34. başkanı Ünal Aysal
Tarih 13.05.2011. Galatasaray Sportif A.Ş. nin değeri 1.106.869.348 TL :Piyasalar
Tarih 13.05.2011. TCMB Kuru 1.5802 yani Galatasaray Sportif AŞ. nin değeri 700 milyon USD. Üzerine tam 278 mlyon TL sermaye artırımı yani bugünkü şartlarda şirketin değeri 875 milyon USD eder. Bunun 743 milyon USD si Galatasaray Spor Kulübüne ait : Döviz Kuru
Tarih 15.05.2012. Galatasaray Sportif A.Ş. nin değeri 763.327.995 TL : Piyasalar
Tarih 15.08.2012. TCMB Kuru 1.786 , Galatasaray Sportif A.Ş. nin değeri 427 milyon USD. Bunun 234 milyon USD si Galatasaray Spor Kulübüne ait. : Döviz Kuru
Yani:
Galatasaray’ın zararı tam 509 milyon USD.
Karşılığında elde edilen 60 milyon USD hisse satışı hasılatı.  Bunu Ünal Aysal söylüyor: Röportaj (11.08.2012) . Ama muhabir 250 milyon TL diyor.
Sermaye artırımından elde edilen, 70 milyon USD küçük yatırımcı parası toplamı 130 milyon USD. Galatasaray’ın buharlaşan varlığının bedeli tam 509 milyon USD.
Bravo Hürriyet!
***
Gelelim şu borçlara:

103 milyon USD zafermiş ki gerçeği ifade etmiyor. Tamamen kurlarla ilgili.
Ünal Aysal görevi devraldığında kur 1.5802 idi , beyanlarına göre 328 milyon USD borçları varmış (yani 518 milyon TL).
Şimdi 224 milyon USD’ye düşmüş. 15.08.2012 tarihinde kur 1.786. Kısaca borç 400 milyon TL.
Sadece 118 milyon TL azalmış.
Oysa Galatasaray, 278.808.400 TL sermaye artırmış, bunun kulübe ait kısmını “futbol takımının sahibi Galatasaray Sportif AŞ”ye dünya futbol ve ekonomi tarihinde ilk defa bilet satarak ödemişti. Dolayısıyla % 55 ‘i için nakit girişi sağlayamamıştı. Sadece savunmasız küçük yatırımcıdan 125 milyon TL nakit girişi sağladı.
Ünal Aysal diyor: Borçlar azalıyor

152 milyon TL de hisse satış geliri elde etti. Toplam nakit girişi 277 milyon TL
Oysa sadece 116 milyon TL. borç ödenmiş. Galatasaray’ın 161 milyon TL’ si nerede? İyiniyetli, objektif, araştırmacı bir gazetenin yazması gereken budur. Hürriyet’in yaptığı gibi bir yöneticinin veya kulübün avukatlığı değil.
Her sene satacak Galatasaray Sportif AŞ hissesi olmayacağına ve sermaye artırılamayacağına göre Galatasaray ekonomisinin yarattığı 161 milyon TL’lik açık üzerine gelen en az bir 100 milyon TL ilave transfer (maaş+bonservis) bedeliyle 2012-2013 sezonunu nasıl atlatacak?
Riva da ancak bir kere satılır.
Ben size gerçeği söyleyeyim. Adnan Polat döneminde Galatasaray vergilerini tıkır tıkır ödüyordu. Şimdi ise KAP’ta koca puntalarla yazılı ödenmemiş 13 milyon  TL vergi borcu var. Açık ve net gerçek bu kurlara, yoruma, söyleme biçimine göre değişmez. Galatasaray vergilerini bile ödeyemiyor.
Alışkanlık değişmiyor. Zaferler, masa başında Liseli QTM ‘nın desteği ile kazanılıyor.

16 Ağustos 2012 Perşembe

Bakandan Mersin'e Culio hediyesi (!) !!!


Mersin İdman Yurdu Başkanı Ali Kahramanlı, Culio'nun Ekonomi ve Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan'ın hediyesi olduğunu söyledi.

Törene, takımda giyeceği 10 numaralı formayla katılan Culio, Mersin İdman Yurdu'na gelmekten çok mutluluk duyduğunu ifade ederek, ''Umarım iyi çalışır ve bana duyulan güvene sahalarda karşılık verebilirim'' dedi.
Kendisine duyulan güven için teşekkür eden Arjantinli oyuncu şunları kaydetti:
''Beraber iyi çalışarak iyi bir şampiyonluk ve daha sonrası için de hedeflerimize ve kupalara kavuşmayı diliyorum. Sadece ben değil ailem de çok mutlu oldu. Artık bugünden itibaren Mersin İdman Yurdu'na odaklanıp iyi bir iş başarmak istiyorum. Umuyorum ki bu ligi en iyi şekilde tamamlayıp istediğimiz kupaları alalım.''
Törenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Culio, Galatasaray'da iyi bir hazırlık dönemi geçirdiği ifade edilerek yöneltilen ''Ayrılık kararını neye göre verdin-'' şeklindeki soruya, ''Ben Galatasaray'da yeni sezona en iyi şekilde hazırlandım. Konuyla ilgili Fatih Terim ile görüştük. Fatih Terim beni takımda istiyordu ancak ben Mersin İdman Yurdu'na gitmek istedim'' cevabını verdi.
Kahramanlı: Culio, Sayın Bakanımızın taraftarımıza hediyesidir 
Mersin İdman Yurdu Kulübü Başkanı Kahramanlı, Culio transferinin, bakan Çağlayan'ın Mersin'e ve Mersin İdman Yurdu taraftarına bir hediyesi olduğunu ifade ederek, kendisine teşekkür etti.
Arjantinli futbolcunun takımlarına önemli bir katkı yapacağına inandığını belirten Kahramanlı şunları söyledi:
''Önemli bir transferi gerçekleştiren Sayın Bakanıma teşekkür ediyorum. Bütün Mersinimizin ve taraftarlarımızın beklemiş olduğu bir transferdi. Sayın Bakanım hakikaten bu transferi gerçekleştirmek için çok mücadele etti. Tamamen Sayın Bakanımızın yaptığı bir transfer. Bakanımızın, Mersinimize, taraftarlarımıza hediyesidir. Kendisine teşekkür ediyorum. Culio bize güç katacak, deneyimli, işini iyi yapan, işini seven, karakterli ve iyi bir oyuncu.''
Çağlayan’dan Culio’ya mesaj 
Ekonomi Bakanı Çağlayan ise törende yaptığı konuşmada, tutkulu bir taraftarı olduğu, kendisini yeniden futbola döndüren Mersin İdman Yurdu için önemli bir transfer gerçekleştirdiklerini belirtti.
Culio'nun Mersin İdman Yurdu'na önemli bir güç katacağını ifade eden Bakan Çağlayan, Arjantinli futbolcuya yönelttiği konuşmasında, ''Şimdi sen Arjantinlisin. Orada oynadın, Romanya'da oynadın, Galatasaray'da oynadın, Orduspor'da oynadın. Ümit ediyorum ki Mersin İdman Yurdu seyircisinin beklentilerini de en iyi şekilde yerine getireceksin. Nasıl ki Nobre ve diğer futbolcular Mersinlilerin gönlünde taht kurduysa sen de daha gitmeden, peşin peşin taraftarlar seni sevgiyle sempatiyle ve iyi futbolunla bekliyorlar. Her ne kadar yabancı olsan da Türkiye'ye ve bizim liglerimize yabancı değilsin. İyi ve vefalı bir taraftarımız var. Takımını her yerde her zaman destekleyen 90 dakika coşkusu azalmayan taraftarımız var'' diye konuştu.
Mersin İdman Yurdu'nun geçen sezon Süper Lig'e çıktığında başkan Ali Kahramanlı ile yaptıkları toplantılarda, bir asansör takım olmayacaklarını, 28 yıllık hasret sonrasında ligin önemli ekiplerinden birisi olacaklarını ifade ettiklerini hatırlatan Bakan Çağlayan, ''Mersin İdman Yurdu, bir asansör takım olmadığını, zorlu bir rakip olduğunu geçen yıl gösterdi'' dedi.

Değirmenin Suyu Nereden geliyor (!) Aysal ?

Sezona ezeli rakibi Fenerbahçe'yi hem de 10 kişi kalmasına rağmen yenip, Süper Kupa'yı kazanarak başlayan Galatasaray, sportif açıdan taraftarlarını fazlasıyla mutlu etmiş durumda. 

Galatasaray'ın sportif zaferi taraftarı ne denli mutlu ettiyse, perde arkasında kalan önemli bir zafer de, sarı kırmızılı yöneticileri fazlasıyla mutlu ediyor. 14 Mayıs 2011'de göreve gelen Ünal Aysal ve arkadaşları tabiri caizse ekonomik bir mucizeye de kısa sürede imza atma yolunda önemli adımlar attı. İşte rakamlarla Ünal Aysal ve ekibinin oluşturduğu ekonomik kazanımlar.

Ünal Aysal başkanlık beratını aldığı tarihte sarı kırmızılı kulübün "muacce" vadesi geçmiş borcu 73.4 milyon dolardı. Bugün ise 20.9 milyon dolar. Geçmişte olduğu gibi futbolcu ödemelerinde ise hiç gecikme yok. Futbolculara vadesi geçmiş borç sıfır.

14 ay önce Galatasaray'ın toplam borcu 327 milyon dolardı. 30 Haziran 2012 itibari ile Galatasaray'ın borcu 224 milyon dolar. Bir yıl içinde kulübün borcunda 103 milyon dolar azalma gerçekleşti.

TEK EKSİ HİSSELER AZALDI

G.Saray Yönetimi, Ünal Aysal ile birlikte önemli bir ekonomik toparlanmaya giderken, sarı kırmızılı camianın ileri gelenleri Aysal yönetiminde ekonomik açıdan tek olumsuz gidişin, Sportif A.Ş hisselerinin satışı ve kulübün hisselerinin yüzde 80'den 55'e düşmüş olmasını gösteriyor. Ancak çoğunluk hisseler ve altın hisse kulübün ukdesinde olduğu için yönetim açısından hiçbir sıkıntı olmadığı ileri sürülüyor.

1 Ocak 2011'den 31 Mart 2012'ye kadar süren zaman diliminde Galatasaray 500 milyon lira gelir ve 250 milyon ise hisse satışı geliri elde etti. 15 aylık dönemde sarı kırmızılı kulübün kasasına giren rakam 750 milyon tl.

FUTBOL TAKIMI VE AMATÖR ŞUBELER GÜÇLENDİRİLDİ

Galatasaray Yönetimi ekonomik anlamda önemli pozitif gelişmeler sağlar iken bu sürede maliyet açısından önemli sportif hamleler gerçekleştirdi. Futbol takımı bir yılda neredeyse baştan aşağı değiştirildi. Kazanılan şampiyonluk sonrasında önemli transferler ile Şampiyonlar Ligi'nde başarı ve gelir hedefleyen bir takım oluşturuldu. Basketbol, voleybol gibi maliyetli branşlarda hem erkek, hem kadın takımları şampiyonluğa oynayacak seviyeye getirildi. 

Amatör branşlardaki gelişmeler de gösteriyor ki, Ünal Aysal Yönetimi, sportif başarının yanı sıra ekonomik başarıları da aynı anda hayata geçirerek. Son 10 yılda ekonomik alanda yaşanan sıkıntıları da tarihe gömecek gibi. 


http://www.dha.com.tr/unal-aysal-donemindeki-galatasarayin-durumu_352084.html

15 Ağustos 2012 Çarşamba

gs Transfer Timsahları :))


''Kuyt Tahrik Etti '' Yalanınızı yiyeyim sizin.


Engin Baytar, yönetim ve teknik kadroya yaptığı savunmada, Fenerbahçeli futbolcunun attığı tekmeler ve küfürler nedeniyle yedikleri golden sonra kendini kaybettiğini söyledi. Albayrak da, “Engin’in, Çakır’dan özür dilemesini sağlamamakla hata ettim” dedi

02:30 | 15 Ağustos 2012
‘KUYT TAHRİK ETTİ’
NEVZAT DİNDAR
Galatasaray ile Fenerbahçe Süper Kupa maçında arasında hakem Cüneyt Çakır’ın gırtlağına sarılan ve kırmızı kart gören Engin Baytar faturayı Kuyt’a çıkardı.

Sarı-kırmızılı yöneticilerle ve teknik kadroya konuyla ilgili savunma yapan Engin, şöyle devam etti:
“Maç içerisinde Kuyt sürekli üzerime oynadı. Attığı kasıtlı tekme ile bunun ilk kıvılcımı parladı. Sonra benim de faulüm oldu bir tane. Ancak dakikalar geçtikçe Kuyt yanıma sürekli olarak gelip ağır küfürler etmeye başladı. Zaten sarı kartım vardı en ufak temasta ikinci kartı görebilirdim. Bunun üzerine o yediğimiz gol de gelince kendimi tamamen kaybettim”.
Galatasaraylı futbolcu, Cüneyt Çakır’ın boğazına sarılmasıyla ilgili olarak da yakın çevresine şu bilgileri verdi:
“Belki de ilk olmuş, bir hakem maçtan önce iki takım taraftarı tarafından tribünlere çağrılmıştı. Daha iki ay önce Türkiye’nin gururu olmuş bir hakemden bahsediyoruz. Maç başlamadan seromoni sırasında aramızda iyi bir diyalog geçti ve kendisini tebrik ettim. Kırmızı kart pozisyonunu gördüğüm an daha önceki tahriklerin dışa vurumu oldu. Zaten ne yaptığımı da ancak maçın tekrarını izlediğimde fark ettim. Bütün arkadaşlarımdan ve Cüneyt hocadan özür diliyorum. Sabaha kadar uyuyamadım. Her türlü cezaya da razıyım. Yaptığımın korkunç bir iş olduğunu ben de biliyorum”.

14 Ağustos 2012 Salı

gs- Kasımpaşa Maçı Öncesi Elmander'in Misafiri İsaksson


ISAKSSON BİZİM MİSAFİRİMİZ OLACAK
Boş zamanlarında İstanbul'da bulunan İsveçli arkadaşları ile vakit geçirdiği belirten Elmander, Kasımpaşa'nın yeni transferi Isaksson'u bir süre evlerinde misafir edeceklerini söyledi.
Isaksson ve Holmen ile güzel vakit geçirdiklerini belirten Elmander, "Futbolcu olarak pek fazla vakit bulamıyorsunuz ancak bulduğunuz zamanlarda da İstanbul'daki arkadaşlarınız ile vakit geçiriyorsunuz. Şu anda İstanbul'da olan bazı İsveçli dostlarımız var. Kasımpa'nın yeni transferi Issakson ev bulana kadar bizim misafirimiz olacak. Isaksson benim çok değer verdiğim ve uzun yıllardan bu yana tanıdığım bir insan. Onun İstanbul'da olması benle beraber olması beni çok mutlu etti. Hatta kendisi bugün - 13 Ağustos - bizim eve taşınacak geçici bir süre için. Yeni evinin anahtarını alana kadar bizle beraber kalacaklar. Sonuçta hem benim avantaj bu hem de eşim için. Çünkü ailesi de burada, ailesini de çok seviyoruz." şeklinde konuştu.
Isaksson'un yanı sıra Holmen ile de sıkça görüştüklerini belirten Elmander, "Sadece Isaksson değil İstanbul Büyükşehir Belediyespor'da oynanan Holmen de var İstanbul'da, onunla da çok sık görüşüyoruz. Holmen'in de ailesi burada ve onu da çok seviyoruz. İstanbul'da küçük bir çete olacağını söyleyebilirim." dedi.

12 Ağustos 2012 Pazar

Silkele (!) Kuduz Engin Baytar Silkele (!)

Okan Buruk'tan İtiraf !!!

7 Ağustos 2012 Salı

Trabzonspor'a 500 milyon dolarlık dev kaynak

Trabzonspor'a 500 milyon dolarlık dev kaynak

Trabzonspor, 50 yılda kulübe 500 milyon dolarlık girdi sağlayacak Hidroelektrik Santrali (HES) Projesi'ni ihale aşamasına getirdi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK), Uzungöl - I Regülatörü ve HES için Trabzonspor'a Üretim Lisansı verdi.

12:21 | 07 Ağustos 2012
ÖMÜR AVCI - TRABZON / DHA

Trabzonspor’a 50 yıl içerisinde toplamm 500 milyon dolara yakın kaynak sağlayacak projeye onay geldi.
Trabzonspor, 50 yılda kulübe 500 milyon dolarlık girdi sağlayacak Hidroelektrik Santrali (HES) Projesi’ni ihale aşamasına getirdi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK), Uzungöl – I Regülatörü ve HES için Trabzonspor’a Üretim Lisansı verdi.
Trabzonspor Başkanı Sadri Şener ve yönetiminin Akyazı Stadyumu’nun ardından en fazla önem verdiği proje olan ve kulübe sürekli gelir kaynağı yaratacak olması nedeniyle dikkatle takip edilen HES Projesi için 2.5 yıllık süreç sonucunda nihayet ihale aşamasına gelindi. Trabzon’un Çaykara İlçesi Uzungöl Beldesi sınırları içinde yapılacak olan 28 megavat kurulu gücündeki Uzungöl – I Regülatörü ve HES için Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’ndan üretim lisansı alındı.
EPDK Başkanı Hasan Göktaş imzasıyla Trabzonspor’a gönderilen yazıda, “Bu lisans Bordo – Mavi Elektrik Üretim Ticaret Limited Şirketi’ne Trabzon ilinde kurulacak olan Uzungöl-I Regülatör ve HES üretim tesisinde 49 yıl süreyle, üretim faaliyeti göstermek üzere 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ve ilgili mevzuat uyarınca Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun 05.07.2012 tarihli ve 3905-7 sayılı kararı ile verilmiştir” ifadeleri kullanıldı.
İHALE AŞAMASINA GELİNDİ
Üretim lisansının alınmasının ardından HES projesi artık ihale aşamasına geldi. Trabzonspor’un yıllık 10 milyon dolardan 49 yıl içinde yaklaşık 500 milyon dolarlık bir gelir beklediği projeye büyük önem veren Başkan Sadri Şener de, “Bu proje hayata geçirildiğinde Trabzonspor maddi olarak çok büyük kazanımlar elde edecektir” dedi. İhale aşamasında sorun çıkmaması halinde projenin 2 yıl içinde yürürlüğe koyulması bekleniyor.
KAP’A BİLDİRİLDİ
Trabzonspor ayrıca Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) da konuyla ilgili bir açıklama gönderdi. Açıklamada, “Hakim ortağımız olan Trabzonspor Futbol İşletmeciliği Tic. A.Ş., sahibi olduğu Bordo Mavi Enerji Elektrik Üretim Tic. Ltd. Şti. üzerinden yürüttüğü enerji projelerinden biri olan yıllık 28 MW kapasiteli Uzungöl Regülatörü Hes Projesi için 05/07/2012 tarihinden itibaren 49 yıl süreyle üretim faaliyeti göstermek üzere 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile ilgili mevzuat uyarınca T.C. Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun 05/07/2012 tarihli ve 3905-7 sayılı kararı ile üretim faaliyeti lisansı alınmıştır” denildi.

http://www.borsarti.com/trabzonspora-500-milyon-dolarlik-kaynak.html#ixzz22rsI3Bnz

Trabzonspor, karadeniz'e kurulacak santrallerin bedelini kasasından mı karşılayacak? 300 milyon $ tutuyor da...

TRABZONSPOR SPORTİF YATIRIM VE FUTBOL İŞLETMECİLİĞİ TİCARET A.Ş. / TSPOR [] 07.08.2012 10:47:53



   Özel Durum Açıklaması (Genel)

   

Ortaklığın Adresi:MEHMET ALİ YILMAZ TESİSLERİ TRABZON
Telefon ve Faks No.:0462 325 0967 / 0462 328 0973
Ortaklığın Yatırımcı/Pay Sahipleri İle İlişkiler Biriminin Telefon ve Faks No.su:0462 325 0967 / 0462 328 0973
Yapılan Açıklama Ertelenmiş Açıklama mı?:Hayır
Özet Bilgi:HES Projesi İçin Üretim Faaliyeti Lisansı Alınmıştır.

   AÇIKLAMA:
Açıklanacak Özel Durum/Durumlar:
Hakim ortağımız olan Trabzonspor Futbol İşletmeciliği Tic. A.Ş., sahibi olduğu "Bordo Mavi Enerji Elektrik Üretim Tic. Ltd. Şti." üzerinden yürüttüğü enerji projelerinden bir tanesi olan "Yıllık 28 MW Kapasiteli Uzungöl Regülatörü Hes Projesi" için 05/07/2012 tarihinden itibaren 49 yıl süreyle üretim faaliyeti göstermek üzere 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile ilgili mevzuat uyarınca T.C. Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun 05/07/2012 tarihli ve 3905-7 sayılı kararı ile üretim faaliyeti lisansı alınmıştır.
http://www.kap.gov.tr/yay/Bildirim/Bildirim.aspx?id=227874


4 Ağustos 2012 Cumartesi

Fatih Terim ''Beşiktaş'tan Başkasına Gitmem''

3 Ağustos 2012 Cuma

Adnan Öztürk'e 'manipülasyon' suçlaması

Fenerbahçe Kulübü, bugün yaptığı açıklamada yalnızca Galatasaray Kulübü'ne yanıt vermedi. Sarı lacivertli kulüp, Galatasaray'ın borsa işlemlerinde yatırıcılarından spekülatif ekonomik kazanç sağladığını iddia etti.
30.07.2012 16:10

ROTAHABER / ÖZEL- Fenerbahçe Kulübü'nün, bugün yaptığı açıklamada gözlerden kaçmayan bir detay vardı. Sarı lacivertli kulüp, Galatasaray'ın resmi siteden yaptığı açıklamalara cevap verirken; Galatasaray Klübü yöneticisi Adnan Öztürk'e de borsa göndermesinde bulundu.
Yapılan yazılı açıklamanın Adnan Öztürk'ü işaret ettiği bölümde;"Kendi kulüpleri üzerinden spekülatif ekonomik kazanç sağlama konusunda uzman olan bazı "Zat"ların, Türk sporuna sağladığı katkılar tartışmasız olan Aziz Yıldırım’ın adını ağızlarına alırken çok daha dikkatli olmaları, yegane tavsiyemizdir." ifadeleri kullanıldı.
Galatasaray'ın borsa işlemlerinde yatırımcılarından spekülatif ekonomik kazanç sağladığı ve işlemlerinin şaibeli olduğuna vurgu yapıldığı yazıya sarı kırmızılı kulüpten gelecek yanıt merak konusu oldu.

YAVUZ SEMERCİ GÜNDEME GETİRMİŞTİ

Habertürk yazarı Yavuz Semerci, Şubat ayında Galatasaray Kulübü'nün borsa işlemleriyle ilgili bir habere imzasını atmıştı.

Semerci, "Dünya üzerinde sermayesini neredeyse yüzde 10 bin artıran bir borsa şirketi var mıdır? Yeni duydum. Galatasaray Sportif AŞ böyle bir sermaye artırımı yapıyor. 2 milyon 788 bin TL olan ödenmiş sermayesini yüzde 9 bin 900 artırarak 278 milyon 808 bin TL'ye çıkarıyor. Sermaye Piyasası Kurulu'nun bu işe nasıl baktığını bilmiyorum. Ama bu şirketin küçük yatırımcılarının başına gelen galiba pişmiş tavuğun başına gelmedi." ifadelerini kullanmıştı.
İşte o haberin tamamıı:
"Dünya üzerinde sermayesini neredeyse yüzde 10 bin artıran bir borsa şirketi var mıdır? Yeni duydum. Galatasaray Sportif AŞ böyle bir sermaye artırımı yapıyor. 2 milyon 788 bin TL olan ödenmiş sermayesini yüzde 9 bin 900 artırarak 278 milyon 808 bin TL'ye çıkarıyor. Sermaye Piyasası Kurulu'nun bu işe nasıl baktığını bilmiyorum. Ama bu şirketin küçük yatırımcılarının başına gelen galiba pişmiş tavuğun başına gelmedi.

Önce kârlı bir şirkete ortaktılar. Sonra bu şirket, zararlı bir şirketle birleştirildi. Şimdi de yatırımcıdan elinde bulundurduğu Galatasaray hissesinin nominal değerinin bin katı daha para isteniyor.

Bu tip operasyonların mimarları mutlaka ekonomik bazı gerekçelerle hareket ediyordur. Ancak halka açık bir şirketin attığı her adıma gazetecilerin küçük yatırımcı gözüyle bakması gerekiyor. Bu açıdan değerlendirildiğinde küçüklerin "sürekli mağdur" edilen bir kesim olduğunu söylemeliyim. Elbette SPK da böyle bakmalı. Ama bu empatiyi gösterdiklerinden emin değilim.

***

Yine gelişmelere baktığımda Galatasaray yönetiminin, bir önceki Adnan Polat yönetimine yatıp kalkıp dua etmesi gerekiyor. Neden mi? Sportif başarısızlığı bir kenara bıraktığımda, o yönetim kördüğüm haline gelen Riva projesi ve Arena'daki sorunları çözdü. Üstelik yeni yönetime miras olarak borsada işlem gören kârlı şirket ile eldeki zararlı şirketi birleştirerek temettü ödemeleriyle gerçekleşen kan kaybını durduracak formülü üretti.

Ünal Aysal ekibi bu birleşmeyi yapmasına rağmen şirketin değeri düşmedi. Çünkü yatırımcılar stat ve Riva'dan elde edilecek gelirleri düşünerek bu birleşme operasyonunu sineye çekti. Sonra Ünal Aysal ekibi yüksek fiyatlardan (elbette giderek düşen bir trendle) hisse senedi sattı. Halka açıklık oranı böyle yüzde 45'lere çıktı. Yönetim, derneğin kasasına yaklaşık 100 milyon dolar koydu. Ardından Arena'da VIP koltuklarının 10 yıllık gelirlerini ipotek ederek Denizbank'tan kredi sağladı. Şimdi bu paralar kullanılarak neredeyse yüzde 10 bin olan bedelli sermaye artışında kendi paylarına düşen miktarı ödeyecekler. Pek çok yatırımcı sermaye artışına katılmayacağı için dernek kullanılmayan rüçhan haklarını da kullanacak ve Sportif AŞ'deki hisse oranı tekrar yükselecek.

Riva'da oluşan ve 300 milyon dolar değer biçilen projeyi de eklediğinizde bu operasyonların altyapısı geçmiş yönetim tarafından gerçekleştirildi. Ve yeni yönetim yanılmıyorsam geçmiş yönetimi idari olarak da ibra etmemişti.

***

Bir de kulağıma gelen bir durum var. Doğru mu bilmem. Galatasaray Sportif AŞ'nin halka arz hisselerinin bir kısmı yurtdışında kurulu olan bir fon tarafından toplanıyor. Bu fonun sermaye artışı kararıyla düşmeye başlayan hisseleri toplayarak payını artırmaya çalıştığı söyleniyor. Bu fonun mevcut yönetimden birileriyle doğrudan ilişkisi olduğunu sanmıyorum ama yine de dile getirmekte fayda var. Bir başka iddia ise Galatasaray'ın daha önce davalık QVT Fonu'nun halen elinde bulunan hisselerin ağırlığını bir şekilde düşürmeyi amaçlaması.

En nihayetinde bana "Borsada küçük yatırımcılar kullanılarak bir şirket nasıl kurtarılır?" diye sorarsanız, "Galatasaray iyi bir örnektir" derim...

Not: Teknik bazı bilgiler vereyim: Galatasaray Spor Kulübü Derneği, 2 milyon 788 bin lira sermayesi olan Galatasaray Sportif AŞ'nin yüzde 55'ine sahip. Sermaye artırımının 151.8 milyon lirasını kulüp, 124.2 milyon lirasını ise yatırımcı karşılayacak. Satılamayan paylar, Sportif AŞ'nin ana ortağı Galatasaray Spor Kulübü Derneği tarafından karşılanacak. Sportif AŞ'de yüzde 83.38 payı bulunan dernek, 16 Ağustos-12 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirdiği hisse satışlarıyla payını yüzde 55'e düşürmüştü. Bu satıştan 168.8 milyon lira gelir elde edildi."
ROTAHABER

Fenerbahçe'den gs'ye Bu Kaçıncı Transfer Golü ? :))

Krasic'i Siz Hayal Edersiniz ,FENERBAHÇE Alır !

Temizlig galatasaray 1986-87 omer buyukaycan

1986-1987 sezonundan başlayan araştırma gazete arşivlerine dayanıyor. 1986-87, Galatasaray’ın 14 yıl sonra şampiyonluk hasretini dindirdiği tartışmalı sezondur. Aslında her şeyin de başlangıcıdır! Yaklaşık 20-25 yıl önceki bu olaylarda ve takip eden sezonlarda karşınıza çıkacak “tanıdık” isimler ve günümüzde karşılaştıklarımızla “benzeşen” olayları görünce ağzınız açık kalacak.
1986-87 SEZONU - 

ÖMER BÜYÜKAYCAN VAK’ASI
Spor basınının gündemine basketboldan bir haber düşer. Eczacıbaşı, Ömer Büyükaycan’ın Galatasaray’a transferi dolayısıyla bu kulübü kınayan bir basın açıklaması yapar. Ömer, 20 yaşındadır ve 9 yaşından beri Eczacıbaşı tarafından yetiştirilmektedir. Kurallara göre ise yetiştiği kulübün izni olmadan 26 yaşından önce transfer yapabilmesi imkansızdır, yani transfer yasağı kapsamındadır.
Ömer önce Ankara’da bir öğretim kurumuna kaydını yaptırır ve Eczacıbaşı’ndan ayrıldığını açıklar. 2. lig ekiplerinden Mülkiye basketbol takımına geçer. Sonra bu takımın formasını giymeden ve kayıt olduğu öğrenim kurumuna başlamadan hemen her ikisiyle de ilişkisini keser ve Galatasaray’ın yolunu tutar. 
Ezcacıbaşı’nın bu transferde öne sürdüğü başka bir tez ise 1 sporcunun tahsil nedeniyle transfer hakkından 6 ayda sadece 1 kez yararlanabilir olduğu ve Ömer’in bu kapsam dahilinde de transfer edilemeyeciğidir. Yapılan açıklamada şu ifadeler yer almaktadır; “1 kulüp arkasını Ali Tanrıyar’a, diğeri Semra Özal’a dayamış, işleri istedikleri gibi yönetmektedirler.”
Galatasaray, verdiği cevapta Ömer’i kendilerinin yetiştirdiğini ve 6 yıl önce Galatasaray’dan Eczacıbaşı’na gittiğini iddia eder. Herşey bir yana zaten önemli olan Ömer’in hangi takımda oynamak istediğidir ve o takımda Galatasaray’dır.
Deniz Gökçe’nin köşesinde bu transfere alet olan Mülkiye’yi protesto eden “Mülkiyeli Değilim!” yazısına Hıncal Uluç “Mülkiyeliyim” yazısıyla cevap verir. Galatasaray Ömer’i çalmamış, kendi evladını geri almıştır. Önemli olan insan hakları gereği kendisinin hangi takımda oynamak istediğidir.
SONUÇ:
Ve 5 Aralık 1986 tarihi gelir çatar. Daha önce yoğun işleri sebebiyle Galatasaray Başkanlığından ayrılan, 1 gün önce Galatasaraylı futbolcu Uğur’u, 2 hafta önce maçta sakatlanan basketbolcu Calvin’i sahaya inerek tedavi eden ve 7 yıldır Galatasaray’ın şampiyon olması için dua ettiğini açıklayan Ali Uras, Spor Bakanı Emiroğlu’nun Erdenay Oflas’ı görevden alması üzerine kendisine yapılan Federasyon Başkanlığı teklifini kabul ettiğini açıklar. Ali Uras, Kabataş Lisesi mezunudur ve daha önce 7 sene Galatasaray’da başkanlık yapmıştır. 6 Aralık günü Erdenay Oflas görevinden istifa eder.
Bu açıklamanın üzerine gelen tepkiler birbirinden farklıdır;
Tahsin Kaya: Yanlış yaptılar. Futbol Federasyonunun başında tarafsız birisinin olması gerekir.
Ali Tanrıyar: Kulübümüzün değerli üyesi Ali Uras’a yeni görevinde başarılar dilerim.
Süleyman Seba: Böyle iyi niyetli birisinin Federasyon Başkanı olmasına sevindik. Uras’ın daha önce kulüp başkanlığı yapması söylentilere yol açabilir ancak kendisi o kadar dürüst bir insandır ki biz bunları aklımıza bile getirmiyoruz. 
Aydın Begiter (Eskişehispor başkanı) : Kulüp başkanlığı yapmış birinin Futbol Federasyonu başkanı olması düşündürücü.
Ahmet Darta (Denizlispor başkanı) : Kulüp başkanlığı yapmış birinin Futbol Federasyonu başkanlığına getirilmesini kuşkuyla karşılıyorum.
Galatasaray, bu gelişmeler yaşanırken Ali Uras ve Mesut Yılmaz’ın yan yana izledikleri maçta Rizespor’u kendi sahasında 2-0 yener.
1986-87 sezonunu şampiyon olarak kapatan Galatasaray’ın şampiyonluk balosunda Ali Uras’ın yakasında sarı-kırmızı güllerle dans ederken çektirdiği resimler gazetelerde yer bulur.

1 Ağustos 2012 Çarşamba

"Konuşursam insanlar G.Saray'dan soğur!"

22 Haziran 2009, Pazartesi

"Konuşursam insanlar G.Saray'dan soğur!"

Galatasaray´da sözleşmesinin bitmesinin ardından takımdan ayrılan yıldız futbolcu Hasan Şaş, kulüpte yaşanan olayları açıklaması halinde insanların Galatasaraylılıktan soğuyacağını savundu.
Galatasaray’da çok şeyler yaşadıklarını, ancak bunları açıklayamayacağını kaydeden Hasan, "Bunlar Galatasaray’ın yatak odasıdır. Özel şeylerdir, anlatılmaz. Bana çok televizyondan teklif geldi konuşmam için, ama yapmadım. Galatasaray’da yaşananları açıklasam, insanlar Galatasaraylılığından soğur. Bugüne kadar hep sustuk, ancak insanı köşeye sıkıştırıyorlar" diye konuştu.
         
Hasan Şaş, profesyonel insanların ödemelerinin yapılması gerektiğini de dile getirerek, "Alacaklarımı alamazsam gerekli başvuruları da yaparım. Ancak şimdilik böyle bir şey yapmadım" ifadesini kullandı.
         
Hasan Şaş, sezon bittikten sonra Florya Metin Oktay Tesisleri’nden eşyalarını toplayarak ayrıldığını söyledi.
         
Sözleşmesinin bittiğini ve kimsenin kendisine herhangi bir şey söylemediğini anlatan Hasan, "Sezonun ilk antrenmanına da davet almadım. Kimse benimle konuşmadı" dedi.
         
Galatasaray’ın geçen sezon şampiyonluğu hiçbir şekilde hak etmediğini savunan Hasan Şaş, takım olarak iyi organize olamadıklarını dile getirerek, "Arkadaş ortamı yaratamadık, yönetici futbolcu ilişkilerinde açıklar vardı. Bir türlü kontağı kuramadık. Galatasaray Kulübü geçen sene hiçbir şekilde şampiyonluğu hak etmedi" diye konuştu.

Sözünden Dönene Ne denir Fatih Terim ?

 

ANTİBUKALEMUNSPOR Copyright © 2011 -- Template created by O Pregador -- Powered by Blogger