Bakın Ekim 2011′de Ünal Aysal ne açıklamış: Gs’ın borcu 300 milyon dolara düştü(Ekim 2011)
Tarih Haziran 2012. Ünal Aysal ne demiş: “Şu anda 328 milyon dolar olan borcumuzu…” (Hazıran 2012)
Yani şampiyon olmaları için her şey yapılan, kurgulanmış bir sezonda direk Şampiyonlar Ligi katılımını elde eden, medyanın sürekli pozitif haberler “ürettiği” Galatasaray’da meğerse değişen hiç bir şey yokmuş.
Meğerse medya, kulübün de bilgisi dahlinde borsadaki bir şirket hakkında manipülasyon yapıyormuş.
Yaklaşık 110 milyon dolarlık hisse senedi satan Ünal Aysal yönetimindeki Galatasaray, borç falan silememiş.
Fenerbahçe, derin eller vasıtasıyla aşağı çekilmeye çalışılıp zarara uğratılmasına, kendileri de aynı derin ellerce kollanmasına rağmen…
Üstelik kur meselesi var. Her 10 kuruşluk kur artışı, 32.8 mio TL ilave gider ve borç demek. Borcun 120 milyon dolara ineceğine ancak çocuklar inanır (hem de 1 seneden az sürede!).
Üstelik kur meselesi var. Her 10 kuruşluk kur artışı, 32.8 mio TL ilave gider ve borç demek. Borcun 120 milyon dolara ineceğine ancak çocuklar inanır (hem de 1 seneden az sürede!).
Her sene küçük yatırımcıyı mağdur ederek sermaye artırımı oyunuyla 250 milyon TL isteseler de o seviyeye inmez. Zira Galatasaray, 250 milyon TL geliri olmasına rağmen 461 milyon TL geliri olan Fenerbahçe ile aynı seviyedeymiş gibi harcama yapıyor ve her sene geleceğinden çalarak yaşıyor. Şimdiden bir yığın gelirleri temlik altında.
Ünal Aysal ile kandırılmaya devam. Devlet desteğiyle haksız rekabet beleşçiliğine devam. Ama nereye kadar?
Son 2 yıldır, Galatasaray içinde belki de en gerçekçi yorumları yapan tek kişi var: Hayri Kozak. Bize inanmıyorsanız ona kulak verin:
“Galatasaray’ın borcu azalmadı, arttı” (Nisan 2012)
********
Borcu 120 milyon dolara düşüreceğiz
SÜREKLİ başarı için çok güçlü bir ekonomik yapı ile sportif altyapılara ihtiyaç olduğunu ifade eden sarı kırmızılı kulübün başkanı Ünal Aysal, “Şuanda mevcut olan 328 milyon dolar olan borcumuzu gelecek yılın Mart ayında 120 milyon dolara düşürmeyi hedefliyoruz. Tüm Türk kulüplerinin, bu düzeye gelmek için çalışmaları gerekir” diye konuştu.
***
Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal, göreve geldiğinde 328 milyon dolar olan genel borçların şu anda 301 milyon dolara düştüğünü açıkladı.
Aysal, kulüpte şu anki tablonun nasıl olduğu sorusu üzerine, genel kurula kadar yapmak istediklerinin önemli bir kısmını başlattıklarını, 2012 Mart ayındaki genel kurulda camiaya iyi haberler vereceklerini kaydederek, "Banka borçlarımız 150 milyon dolar ile başlamışız, bugün 120,7 milyon dolar kalmış. Yeni banka borcu almamışız, borçlanmamışız. Muaccel kapıda bekleyen borçlar devamlı artıyor tabi, o gün 59 milyon dolarlık borç bugün 44 milyon dolar. Genel borçlarımız, 328 milyon dolar iken bugün 301 milyon dolara düşmüş. Bunları öderken yeni transferleri yapmışız, bunlar için de 10 milyon dolar ekstra fon üretmişiz" şeklinde konuştu.
Mart ayından sonra UEFA kriterlerinin tamamını karşılamaya hazır olacaklarını bildiren Aysal, bu sezon ki transfer bilançosuyla ilgili olarak da "Futbolda 12 yeni oyuncu transfer etmişiz, 17 oyuncuyu da göndermişiz. Transfer bedelleri olarak sattıklarımızla aldıklarımız arasında 7 milyon euroluk bir farkımız var. Biz 7 milyon ödeyerek bu 12 futbolcuyu transfer etmişiz. Geçen yıllardaki bütçelere göre de farklılık var. 2009-2010 bütçemiz 90 milyonmuş, 2010-2011'de 72 milyon dolarmış. Bu transferlere rağmen futbol bütçemizi düşürerek 62 milyon dolar olarak sağladık. Bu ekonominin başarımıza zarar vermeyecek bir ekonomi olmasına dikkat ettik" ifadelerini kullandı.
-Mali yapı-
"Geçmiş döneme ilişkin mali konularda tereddütleriniz var mı? Bir denetim yaptırdınız mı?" şeklindeki soru üzerine Aysal, geçmiş döneme ilişkin bir denetleme yaptırdıklarını ancak bunun ayrıntılı araştırmayı içermediğini belirterek, "Denetleme 'İşi teslim aldığımız gündeki rakamlar nedir?', bu kadar basit bir denetlemeydi. 'Yapılmış olan kontratların arkasında bir şey var mı?', 'Rakamlarda oynama var mı?' diye bir denetleme yaptırmadık. Sadece rakamları test ettirdik ve orada kaldık. Verdiğimiz görev için ödediğimiz rakama bakarsanız, böyle bir maksat olmadığını görürsünüz" dedi.
Aysal, bazı rakamlarda farklılaşmalar görüldüğünü ancak bunun doğal olduğunu ifade etti.
"Kulübün şu anda yüzde 75'ine hakimim, yüzde 25'ine daha sonra hakim olacağım" şeklindeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Aysal, "Şu anda biz idari yönden bir 'audit' (Denetim) yaptırıyoruz. Bizim bürokrasimiz, alt kuruluşlarımız, sistemimiz nasıl çalışıyor? Bu kurumsal bir yapılaşmanın gereği olarak yapılıyor. Önceliklerimin başında finansal düzeltmenin yanında kurumsal yapılaşmanın kurulmasıydı. 3 sene sonra buradan ayrıldıktan sonra eğer bir şeyler başarabildiysem, mali, ekonomik gibi bozulmadan devam etmesini garantiye almam için gerekiyordu. Bu bitinceye kadar yüzde 25'ini kontrol ediyorum iddiasında olmamam gerekiyor. Çünkü bu 'audit' politikasından ne çıkacağını bilmiyorum" şeklinde konuştu.
Aysal, Galatasaray'ın organizasyon şemasını yeniden çıkarmak için dünyada konusunda uzman şirketle anlaştıklarını kaydederek, personeli bu şemaya göre
konumlandıracaklarını, yeni şemaya uymayan personelin görev alanını değiştireceklerini ya da kendisiyle yolları ayıracaklarını belirtti.
-Hisse senetleri satışı-
Aysal, hisse senedi satışlarına ilişkin ise şunları kaydetti:
"Büyük tabloya baktığınızda dünya ekonomisi son 3 ay içinde anormal değişti. Evdeki pazarlar çarşıya uymuyor. Galatasaray'da da bizim elimizde fazla bir değiştirecek sihirli değnek yok. Onun için mutfağımızdaki her şeye bakıp, bunları en iyi şekilde kullanmamız gerekir. Birinci önceliğim Galatasaray'ın güvenirliği. Güvenilirliğiniz borçlarınızı ödemenizden, kendinizi kanıtlamanızdan geçiyor. Sözünüzü tutamıyorsanız, güvenilir değilsiniz. Borcunu ödemeyenin sözünü tutması mümkün değil. Galatasaray'ın isminin değeri, marka değeri milyonlarca dolarla ölçülmez. Bunu korumak zorundayız. Bunu yapabilmek için mutfağımda ne varsa onunla uğraşıyorum. Birleşmeden sonra (Galatasaray Sportif A.Ş) masrafları ve gelirleri olan gerçek anlamda bir piyasa şirketi haline geldi. En sağlıklı sistem de budur. Biz hisse senetlerine bir hareket getiriyoruz. Banka faizleri yüzde 9-10, dikkat ederseniz hiç banka kredisi almadık. Bilakis ödemeye çalışıyoruz yüksek faizlerden kurtulalım diye. Bunun da bir tek çıkar yolu hisse senetlerini, geçici dahi olsa, elinizden çıkarmak, paraya döndürmek, bununla sorunlarınızı çözmek, sonra sağlam ekonomiye vardığınız vakit tekrar hisse senetlerini camiaya kazandırmak. Hisse senetlerinin bizde olmasının psikolojik önemi vardır, ekonomik önemi yoktur. Buna da saygı duymak lazım. Genel Kurulum bunu istiyorsa, ben de görevimden ayrılmadan önce ne kadar hisse senedi dışarı verdiysem, o hisse senetlerini geri almanın yolunu arayıp bulup, bu sözümü yerine getireceğim."
Galatasaray Sportif A.Ş'nin sermayesinin yetersiz olduğunu ve bunu artırmaları gerektiğini savunan Aysal, "Galatasaray'da çok ciddi bir sermaye artışı ihtiyacı var. Bunu önümüzdeki günlerde yapacağız" dedi.
Sattıkları hisse senetlerini aynı değerler altında almayı ya da daha altında almayı hedeflediklerini sözlerine ekledi.
25.10.2011 18:20:25
Mart ayından sonra UEFA kriterlerinin tamamını karşılamaya hazır olacaklarını bildiren Aysal, bu sezon ki transfer bilançosuyla ilgili olarak da "Futbolda 12 yeni oyuncu transfer etmişiz, 17 oyuncuyu da göndermişiz. Transfer bedelleri olarak sattıklarımızla aldıklarımız arasında 7 milyon euroluk bir farkımız var. Biz 7 milyon ödeyerek bu 12 futbolcuyu transfer etmişiz. Geçen yıllardaki bütçelere göre de farklılık var. 2009-2010 bütçemiz 90 milyonmuş, 2010-2011'de 72 milyon dolarmış. Bu transferlere rağmen futbol bütçemizi düşürerek 62 milyon dolar olarak sağladık. Bu ekonominin başarımıza zarar vermeyecek bir ekonomi olmasına dikkat ettik" ifadelerini kullandı.
-Mali yapı-
"Geçmiş döneme ilişkin mali konularda tereddütleriniz var mı? Bir denetim yaptırdınız mı?" şeklindeki soru üzerine Aysal, geçmiş döneme ilişkin bir denetleme yaptırdıklarını ancak bunun ayrıntılı araştırmayı içermediğini belirterek, "Denetleme 'İşi teslim aldığımız gündeki rakamlar nedir?', bu kadar basit bir denetlemeydi. 'Yapılmış olan kontratların arkasında bir şey var mı?', 'Rakamlarda oynama var mı?' diye bir denetleme yaptırmadık. Sadece rakamları test ettirdik ve orada kaldık. Verdiğimiz görev için ödediğimiz rakama bakarsanız, böyle bir maksat olmadığını görürsünüz" dedi.
Aysal, bazı rakamlarda farklılaşmalar görüldüğünü ancak bunun doğal olduğunu ifade etti.
"Kulübün şu anda yüzde 75'ine hakimim, yüzde 25'ine daha sonra hakim olacağım" şeklindeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Aysal, "Şu anda biz idari yönden bir 'audit' (Denetim) yaptırıyoruz. Bizim bürokrasimiz, alt kuruluşlarımız, sistemimiz nasıl çalışıyor? Bu kurumsal bir yapılaşmanın gereği olarak yapılıyor. Önceliklerimin başında finansal düzeltmenin yanında kurumsal yapılaşmanın kurulmasıydı. 3 sene sonra buradan ayrıldıktan sonra eğer bir şeyler başarabildiysem, mali, ekonomik gibi bozulmadan devam etmesini garantiye almam için gerekiyordu. Bu bitinceye kadar yüzde 25'ini kontrol ediyorum iddiasında olmamam gerekiyor. Çünkü bu 'audit' politikasından ne çıkacağını bilmiyorum" şeklinde konuştu.
Aysal, Galatasaray'ın organizasyon şemasını yeniden çıkarmak için dünyada konusunda uzman şirketle anlaştıklarını kaydederek, personeli bu şemaya göre
konumlandıracaklarını, yeni şemaya uymayan personelin görev alanını değiştireceklerini ya da kendisiyle yolları ayıracaklarını belirtti.
-Hisse senetleri satışı-
Aysal, hisse senedi satışlarına ilişkin ise şunları kaydetti:
"Büyük tabloya baktığınızda dünya ekonomisi son 3 ay içinde anormal değişti. Evdeki pazarlar çarşıya uymuyor. Galatasaray'da da bizim elimizde fazla bir değiştirecek sihirli değnek yok. Onun için mutfağımızdaki her şeye bakıp, bunları en iyi şekilde kullanmamız gerekir. Birinci önceliğim Galatasaray'ın güvenirliği. Güvenilirliğiniz borçlarınızı ödemenizden, kendinizi kanıtlamanızdan geçiyor. Sözünüzü tutamıyorsanız, güvenilir değilsiniz. Borcunu ödemeyenin sözünü tutması mümkün değil. Galatasaray'ın isminin değeri, marka değeri milyonlarca dolarla ölçülmez. Bunu korumak zorundayız. Bunu yapabilmek için mutfağımda ne varsa onunla uğraşıyorum. Birleşmeden sonra (Galatasaray Sportif A.Ş) masrafları ve gelirleri olan gerçek anlamda bir piyasa şirketi haline geldi. En sağlıklı sistem de budur. Biz hisse senetlerine bir hareket getiriyoruz. Banka faizleri yüzde 9-10, dikkat ederseniz hiç banka kredisi almadık. Bilakis ödemeye çalışıyoruz yüksek faizlerden kurtulalım diye. Bunun da bir tek çıkar yolu hisse senetlerini, geçici dahi olsa, elinizden çıkarmak, paraya döndürmek, bununla sorunlarınızı çözmek, sonra sağlam ekonomiye vardığınız vakit tekrar hisse senetlerini camiaya kazandırmak. Hisse senetlerinin bizde olmasının psikolojik önemi vardır, ekonomik önemi yoktur. Buna da saygı duymak lazım. Genel Kurulum bunu istiyorsa, ben de görevimden ayrılmadan önce ne kadar hisse senedi dışarı verdiysem, o hisse senetlerini geri almanın yolunu arayıp bulup, bu sözümü yerine getireceğim."
Galatasaray Sportif A.Ş'nin sermayesinin yetersiz olduğunu ve bunu artırmaları gerektiğini savunan Aysal, "Galatasaray'da çok ciddi bir sermaye artışı ihtiyacı var. Bunu önümüzdeki günlerde yapacağız" dedi.
Sattıkları hisse senetlerini aynı değerler altında almayı ya da daha altında almayı hedeflediklerini sözlerine ekledi.
25.10.2011 18:20:25