Doğru doğru yanlış okumadınız. Ünal Aysal kimdir diye küçük bir araştırma yaptığınız zaman hepsini görebilirsiniz. Kimdir, ne iş yapar, hangi ülkede yaşadı, neden geldi gibi sorulara biraz zaman ayırdığınız zaman cevap bulabilirsiniz. Ama en iyisi siz hiç zaman ayırmayı ve hepsinin cevabını size ben vereyim.
Ünal Aysal Koç’ta salça sektöründe muhasebe işi yaparak iş hayatına giren ve daha sonra aynı holdingin RAM Dış Ticaret’te ihracat koordinatörlüğünü yapan bir kişidir. Adı bir ara “hayali ihracat”a karışınca da Avrupa’da kayıplara karışır. Belçika’ya gittiği söylenir. Daha sonra enerji sektöründe bir iş adamı olarak Ülkesine en pahalı elektriği satan adam olarak bilinir. Hatta ülkeyi 872 Milyon zarara uğrattığı da SAYIŞTAY raporlarında olduğu söyleniyor. Kendisi de “evet pahalı sattım” diye itirafta bulunmuş. Sıkıntılı günler geçiren Galatasaray’a 14,6 Milyon verdiği ve o dönemki kalan borçları içinde kefil olduğu bilinmektedir. Devleti zarara uğratmasına rağmen 1999 yılında, Türkiye'yi yurt dışında en iyi temsil eden iş adamlarından birisi adı altında Bakanlar Kurulu kararı ile Cumhurbaşkanı tarafından Yüksek Liyakat Madalyası verilmiştir. Zarara uğratana madalya verildiği de bizim ülkemizde görülmüştür. Dönemin Cumhurbaşkanı da Süleyman Demirel’dir. Bakanlar Kurulunu da biliyorsunuz. Neden kriz çıktığı açık ve net. Demek ki o dönem, ülkeyi zarara uğratanların dönemiydi. Zarara uğrat ödülü kap!
Hal böyleyken bizim medya bu konulara nedense hiç değinmedi. Aziz Yıldırım’ın mahkeme salonundaki gelirini tartışanlar önce Devletin uğradığı zararı tartışsınlar. Aziz Yıldırım ihale alıyor diye adamı harcamaya çalışanlar kendi işleri çıkarı doğrultusunda Ünal Aysal’a gık demiyorlar. Şöyle bir hayal edin. Devleti dolandıran Aziz Yıldırım olsaydı neler olurdu. Mehmet Baransu, Rasim Ozan Kütahyalı, Talip Doğan Karlıbel ve malum medya gündemden bu konuyu hiç düşürmezdi. Futboldan anlamayan fakat mevzu Fenerbahçe olunca bu sektörde kendilerince yorum yapmaya çalışan fanatik Galatasaraylı olan Baransu ve Kütahyalı değil mi? İnanın bu işin altından çok daha farklı isimler çıkacak. Bu isimleri Başkan Aziz Yıldırım’da biliyor, Başbakanda biliyor, savcıda biliyor, hakimde biliyor.
Fenerbahçe planları tutmadı ve geri adım attılar. Şu an çalışmalarını Fenerbahçe’yi Avrupa’ya göndermemek adına yürütüyorlar. Bir yandan yapılan haksızlığın farkına geçte olsa varan Başbakan, bir yandan da hükümete meydan okuduğunu zanneden ve birileri tarafından desteklenen bildiğiniz kişiler!!!Bununda yakında kokusu çıkacak. Merak etmeyin bu ülkede eskiden her şey yapılır ve sümen altı edilirdi. Şimdi ise sümen altı edilenler çıkartılıyor. Kimse endişe etmesin, bununda iç yüzü ortaya çıkacak.
Fenerbahçe Avrupa’ya gitse de Fenerbahçe’dir gitmese de! Fenerbahçe yine gerekli transferlerini yapar ve ligde şampiyonluğa oynar. Başkalarından medet ummaz, kimseye de diz çökmez. Bileğinin hakkı ile şampiyon olur. Bundan taraftarımızın kuşkusu olmasın. Bugüne kadar dik duruldu, bundan sonrada dik durulsun. Hesap sorulması gereken konularda kendi içimizde hesap sorulabilir. Fırsatçılara asla taviz verilmemelidir. Taraftar birdir ve birliktedir.
Delil yok, -mış lı konuşuyorsun, kaynak göstermemiş, sayıştay raporunu araştırmamışsın diyenler için buyrun size esaslı bir kaynak :
http://www.sayistay.gov.tr/rapor/diger/2004/Enerji/EnerjiRaporu_Ozet.pdf
Linkten bakma imkanı olmayanlar için can alıcı bir yerini sizinle paylaşayım :Görevli şirketlerle imzalanan Uygulama/İmtiyaz Sözleşmeleri defalarca değiştirilmiş ve her değişiklikle, projelerin toplam yatırım tutarları ve elektrik satış tarifeleri yükseltilmiş, işletme süreleri uzatılmış, erken üretim, eksik ve fazla üretim fiyatları değiştirilmiştir. Bu tür değişiklikler tamamen şirketlerin talepleri doğrultusunda ve firmaların lehine olmuş, kamu yararı açısından yapılması zorunlu olan değişiklikler yapılmamış, bu da kamu kesiminin riskinin artmasına yol açmıştır. Tüm bu uygulamalar sonucunda, santrallerin işletmede oldukları ortalama 4 yıllık süre içinde 2.3 milyar USD kamu zararı ortaya çıkmıştır.
Delil yok, -mış lı konuşuyorsun, kaynak göstermemiş, sayıştay raporunu araştırmamışsın diyenler için buyrun size esaslı bir kaynak :
http://www.sayistay.gov.tr/rapor/diger/2004/Enerji/EnerjiRaporu_Ozet.pdf
Linkten bakma imkanı olmayanlar için can alıcı bir yerini sizinle paylaşayım :Görevli şirketlerle imzalanan Uygulama/İmtiyaz Sözleşmeleri defalarca değiştirilmiş ve her değişiklikle, projelerin toplam yatırım tutarları ve elektrik satış tarifeleri yükseltilmiş, işletme süreleri uzatılmış, erken üretim, eksik ve fazla üretim fiyatları değiştirilmiştir. Bu tür değişiklikler tamamen şirketlerin talepleri doğrultusunda ve firmaların lehine olmuş, kamu yararı açısından yapılması zorunlu olan değişiklikler yapılmamış, bu da kamu kesiminin riskinin artmasına yol açmıştır. Tüm bu uygulamalar sonucunda, santrallerin işletmede oldukları ortalama 4 yıllık süre içinde 2.3 milyar USD kamu zararı ortaya çıkmıştır.