12 Mart 2012 Pazartesi

Galatasaray'ın Müthiş Projeleri ve Peşkeşin İtirafı


Birkaç gündür medyanın belirli bir kesimi tarafından Galatasaray'ın mali durumunu toz pembe göstermek amacıyla yoğun bir kampanya yürütülüyor. Ödenmeyen vergi borçlarından, futbolculara olan borçlardan, borçları küçük yatırımcının sırtına yıkmayı amaçlayan bedelli sermaye artırımından hiç söz edilmezken, Riva'ya Spor Lisesi, Türk Telekom Arena'nın yanına 15.000 kişilik spor salonu, müze, spor sağlığı hastanesi, Mecidiyeköy'deki çadırın yerine AVM gibi uçuk-kaçık projeler gündeme getirilerek Galatasaray'ın mali durumu hakkında gerçek olmayan bir algı yaratılmaya çalışıyor.  

Galatasaray Sportif A.Ş.'nin kamuya en son açıkladığı mali tablolarda yer alan  9.070.653 TL tutarındaki "Vadesi Geçmiş Vergi Borçlarının" UEFA kurallarına göre Galatasaray'ın Avrupa Kupalarında oynamasına engel teşkil ettiğinden hiç söz edilmezken, Fenerbahçe'nin iki futbolcusundan alacağı olmadığına dair belgeyi almakta zorlandığı şeklinde, mesnetsiz ve imzasız haberlere yer verilmekten kaçınılmıyor. 

Medyanın bu malum kesimi herhalde çadırı alışveriş merkezine dönüştürme gibi hayali projeleri yazarken kendileri de inanıyorlar ki, birkaç gün sonra çadırın bulunduğu arazinin üzerinde önceden alınan ve geri ödenmeyen bir borç nedeniyle 11 Milyon USD haciz/ipotek yer aldığı ortaya çıkınca o hayal kırıklığıyla hemen konunun üzerine kapatıyorlar. 

Bu haberleri yazanlara ve inananlara gerçekleri tekrar tekrar anlatmak da bizim görevimiz olsun madem, ne de olsa ebedi dostlarımız, sonradan hayal kırıklığına uğramalarını istemeyiz. Galatasaray Spor Kulübü Derneği'nin borçları hariç olmak üzere, Galatasaray Sportif A.Ş.'nin en son açıklanan mali tablolarına göre toplam borcu 416 Milyon TL, toplam varlıkları ise 152 Milyon TL. Yani 264 Milyon TL özkaynak açığı var. Naklen yayın ve sponsorluk gelirlerinin 100 Milyon Dolarlık kısmı temlik edilmiş, TFF, Biletix ve medya kuruluşlarından 60 Milyon TL civarında avans alınmış. Yani ne bankalardan ilave kredi almak için temlik edecek bir şey, ne de kulübün faaliyetlerini devam ettirecek bir nakit girdisi kalmış. 

Durumun vahametini ortaya koymak açısından 29.10.2011 tarihli Milliyet Gazetesinin haberine bakalım. Yaşanan Depremden sonra Galatasaray Gaziantepspor'la yapacağı maçın hasılatını Van'a göndermek istiyor, ancak daha önceden alınan avans nedeniyle bilet gelirlerinin %60'ının Biletix'e temlikli olduğunu öğrenen yönetim bundan vazgeçiyor. Kimsenin ne yardım yaptığı bizi ilgilendirmez, hatta açıklanmayan yardımlar daha makbuldür. Ancak Galatasaray gibi köklü bir kulübe bu durumlara düşmek de yakışmaz, onu da belirtelim.  

Toparlarsak, naklen yayın ile sponsorluk gelirleri ve hatta maç hasılatları dahi temlik altındayken, vergi borçları dahi ödenemezken, nakit akışı ancak Kulübün Sportif A.Ş.'deki hissselerinin %30'u 100 Milyon Dolara İMKB'de satılarak sağlanmışken ve artık satacak hisse kalmayınca bu defa da küçük yatırımcıların cebine göz koyulmuş ve onlardan 150 Milyon TL toplayabilmek için bedelli sermaye artırımına karar verilmişken her şey toz pembeymiş algısı yaratmaya çalışılmasının ardında ne var çok merak ediyorum. 

Son olarak, şaşırmadığımız bir şekilde medyada hiç yer bulamayan bir itirafı da yazarak tarihe not düşmek istiyorum. Dün gece katıldığı bir televizyon programında Galatasaray'ın eski başkanı Adnan Polat, Kulüp olarak yükümlülüklerini yerine getirmediklerinden dolayı Ali Sami Yen Stadyumu ile ilgili intifa haklarını kaybetmiş olduklarını, yani Türk Telekom Arena'nın Galatasaraylıların iddia ettikleri gibi Ali Sami Yen Stadyumundaki intifa hakkının bırakılması karşılığında yapılmadığını itiraf etti. Gerçi kayıp 1 Milyon Dolar konusu ortaya çıkar çıkmaz bir zamanlar taptıkları başkanlarını bir anda satan Galatasaray taraftarları bu sözlerin de yalan olduğunu iddia edecektir ancak onların bu tavrı bizim en başından beri savunduklarımızın tescillenmesiyle yaşadığımız haklı gururu azaltmayacaktır.

 

ANTİBUKALEMUNSPOR Copyright © 2011 -- Template created by O Pregador -- Powered by Blogger